| Neyse ne! Bu şeyin cinsiyeti hakkında tartışmayacağım. | Open Subtitles | لا أهتم لهذا، لن أتجادل معك بشأن جنس هذا الشيء. |
| Bana isim takmanın bir yararı yok Susan, çünkü seninle tartışmayacağım. | Open Subtitles | "لا فائدة من ذلك يا "سـوزان لأننى لن أتجادل معكِ بعد الآن |
| - Seninle tartışmayacağım. | Open Subtitles | لن أتجادل معك بشأن ضرب الناس لك |
| Seninle bu tarz kurallar konusunda tartışacak değilim, tamam mı? | Open Subtitles | لن أتجادل معك حول أمر تحكمه اللوائح المنظمة، حسناً؟ |
| Sizinle tartışacak değilim. | Open Subtitles | لن أتجادل معك بذلك |
| Şu anda tartışacak değilim. | Open Subtitles | أنا لن أتجادل في هذه المرحلة |
| Sizinle tartışmayacağım. Gider misiniz, lütfen? | Open Subtitles | لن أتجادل معك, أيُمكنك الرحيل, من فضلك؟ |
| Tamam, tamam. Seninle tartışmayacağım. | Open Subtitles | حسناً, حسناً أنا لن أتجادل معك |
| Bu konu da seninle tartışmayacağım. Tamam mı? | Open Subtitles | لن أتجادل معكِ بعد الآن، حسنًا؟ |
| - Bu konuyu tartışmayacağım. | Open Subtitles | -ولما لا ؟ . لن أتجادل معك حيال هذا الموضوع |
| İdam cezasını tartışmayacağım seninle. | Open Subtitles | لن أتجادل معك بشأن عقوبة الاعدام |
| Yok ama hayır, seninle tartışmayacağım. | Open Subtitles | لا، لن أتجادل معك. |
| Seninle bu konuda tartışmayacağım. Özür dilerim. | Open Subtitles | أنا لن أتجادل معكِ أنا أسف |
| Seninle tartışacak değilim! | Open Subtitles | لن أتجادل معك |