Bunun bir daha olmayacağına dair bana söz vermeni istiyorum ne yapmaya karar verirsem vereyim, bu odanın dışında benden başka hiç kimseyle bunu konuşmayacaksın. | Open Subtitles | اريدك ان تعدني ان هذا لن يحدث مرة اخرى انه لا يهم مهما قررت فعله انت لن تتكلم |
Sessizlik! Söylenmediği sürece konuşmayacaksın. | Open Subtitles | بينما كنت تمزق ملابسها وتضربها لن تتكلم إلا إن دعا الأمر |
Burada istediğin kişiyle konuşabilirsin ama doktoru söyleyene kadar kız Konuşmayacak. | Open Subtitles | بإمكانك وضع اي شخص لحراستها, لكنها لن تتكلم حتى يقول طبيبها بذلك. |
Benimle bir daha asla Konuşmayacak. | Open Subtitles | انها لن تتكلم معي ابدا مرة اخرى. |
Her hâlükârda, konuşmazsanız daha fazla konuşacağım. | Open Subtitles | على أي حال .. لو أنك لن تتكلم فسأتكلم مرة اخرى |
konuşmazsanız, ben konuşacağım | Open Subtitles | لو أنك لن تتكلم فسأتكلم أنا |
Hayır, onunla konuşamazsın, ancak paramı verdiğin zaman. | Open Subtitles | لا لن تتكلم معها حتى تعطني المال |
Kalırsa kaldığı süre içinde benimle asla konuşmayacaktır. | Open Subtitles | أعني بأنها لن تتكلم معي مرة أخرى طوال فترة بقاءنا هنا إذا إستمرت معنا هي |
- Demek konuşmayacaksın? - Şu kelepçeyi nerden buldunuz Bayan Porter? | Open Subtitles | - لذا أنت لن تتكلم من اين حصلتى على هذا السوار سيدة بورتر؟ |
Benimle hiç konuşmayacaksın. | Open Subtitles | لن تتكلم إلي ثانية. |
Onunla direk olarak konuşmayacaksın. | Open Subtitles | لكنك لن تتكلم معه مباشرة. |
Onunla direk olarak konuşmayacaksın. | Open Subtitles | لكنك لن تتكلم معه مباشرة. |
Mutfağımda bir daha asla konuşmayacaksın. | Open Subtitles | لن تتكلم ثانيةً في مطبخي |
Sen gidene kadar Konuşmayacak. | Open Subtitles | لن تتكلم حتى أنك ترحل. |
Sokka, Konuşmayacak. | Open Subtitles | ساكا هي لن تتكلم |
Onunla Konuşmayacak, ona yazmayacaksın. | Open Subtitles | لن تتكلم معه لن تكتب له |
Öfkeli de olsan hakkında kötü konuşamazsın. | Open Subtitles | لن تتكلم بسوء عنها حتى في غضبك |
Hayır. Hayır, konuşamazsın. | Open Subtitles | لا، أنت لن تتكلم. |
Kadın konuşmayacaktır ama peşini bırakır ve onu izlersek bir ipucu yakalayabiliriz. | Open Subtitles | لن تتكلم ، لكن إذا أبقيناها خارجا فسنقوم بمراقبتها وربما تقودنا الى شيء ما |
Rozetli hiç kimseyle konuşmayacaktır. | Open Subtitles | هي لن تتكلم مع اي احد مع شاره الشرطه |