| Elton? Londra aksanı kullanıyordu. Kesinlikle Londralı olmalı. | Open Subtitles | حسناً، كانت لهجتها لندنية، لذا فهي من لندن بالتأكيد |
| Hele o sikik aksanı yok mu! | Open Subtitles | خصوصاً مع لهجتها البريطانية اللعينة |
| Küçük aksanı bugüne kadar duyduğum en tatlı şey. | Open Subtitles | إنه لهجتها أكثر شيئاً لطيفاً قد سمعته |
| Doktor dedi ki, aksanını kaybedebilirmiş. | Open Subtitles | الدكتور قال من الممكن ان تفقد لهجتها. |
| Ayrıca onun aksanını seviyordu. | Open Subtitles | أعتقد ايضاً انه كان يحب لهجتها |
| Buralı değil. Aksanından anlaşılıyordu. Kuzeydoğu. | Open Subtitles | إنها ليست من المدينة ، لهجتها شمالية ربمامن"اوهايو" |
| Bunu Aksanından anlayabiliyorum. | Open Subtitles | أستطيع سماع ذلك من لهجتها |
| Yoon yorulduğu zaman anlardım, aksanı değişirdi. | Open Subtitles | كنت ألاحظ عندما كانت (يون) تتعب لهجتها كانت تتغير |
| aksanı bana çok kulak tırmalayıcı geliyor. | Open Subtitles | لهجتها تبدو مذبذبة بالنسبة لي |
| - Ne? aksanı, adamı tanıyormuş. | Open Subtitles | لهجتها إنّها تعرفه |
| aksanı, pasaportu... | Open Subtitles | لهجتها , جواز سفرها |
| aksanı Chongqing bölgesinden olduğunu gösteriyor. | Open Subtitles | تشير لهجتها أنها من مقاطعة (تشونغتشينغ) |
| aksanını beğendim. | Open Subtitles | ... تعجبني لهجتها |
| Bilmem. Aksanından? | Open Subtitles | لا اعلم لهجتها ؟ |