Kapının orada el salla, merdivenlerden in, limuzine bin. | Open Subtitles | لوّح من الباب، انزل السلالم واصعد في الليموزين |
Ayrıca oğluna da selam söyle ya da el salla. | Open Subtitles | وألقي التحية على ابنك أو على الأقل لوّح له |
İyi insanlara el salla, Marshall. | Open Subtitles | إنه يعمل لصالحي لوّح للأُناس الطيبون، أيها المارشال |
Ya dün gece. Dün gece el salladı mı? | Open Subtitles | و ماذا عن ليلة امس, هل لوّح لك ليلة امس ؟ |
Özgürlük Anıtı ona benzeyen iki kişiye "Hoşçakalın" diye el salladı. | Open Subtitles | بعد أن رأى صفاته فينا، تمثال الحرية لوّح لنا بود |
Kılıcı bir kez daha savurursa kendi başıma uzaklaşmam gerekecek. | Open Subtitles | إن لوّح بالنصل مجددًا، فسأضطرّ للابتعاد بمفردي. |
Çocuklar güvertede bekleyen babalarına el sallıyordu. | Open Subtitles | لوّح الأطفال إلى أبيهم الذي وقف على سطح السفينة |
Eğer bunu duyuyorsan el salla. | Open Subtitles | إن كنت تستطيع سماع هذا، لوّح بيديك |
Bana bir iyilik yap ve şu adama bir el salla. | Open Subtitles | أسدني خدمة. لوّح إلى ذلك الرجل |
el salla tatlım. Herkes görsün. | Open Subtitles | لوّح بيدك يا عزيزي، حتى يراك الجميع. |
el salla! | Open Subtitles | ومجموعة من الزهور للفتيات لوّح بيدك |
Polis helikopterine el salla. | Open Subtitles | لوّح لمروحية الشرطة |
el salla hayatım. | Open Subtitles | لوّح بيدك يا عزيزي |
Helikoptere el salla. | Open Subtitles | لوّح للمروحية |
- Evet, sonra da bana el salladı. | Open Subtitles | -أجل، ولقد لوّح إليّ، حسناً؟ |
- Atlamadan önce el salladı. | Open Subtitles | - لقد لوّح قبل أن يقفز . |
- Bana el salladı. | Open Subtitles | - لقد لوّح لي . |
Ama oyuncu ortalıkta bıçağını savurursa ne olur? | Open Subtitles | ما الذي سيحدث لو لوّح رامي الكرات بسكين؟ |
Babaları da onlara mendil sallıyordu. Gemi yavaş yavaş denize doğru açıldı. | Open Subtitles | حيث أيضاً لوّح لهم بمنديل صغير عبرت السفينة الرصيف وأبحرت إلى داخل البحر |
Her gün yüzüme sallıyordu. | Open Subtitles | شكراً لقد لوّح بهذا في وجهي كلّ يوم |