| Eğer bana bunların ne için olduğunu söylersen yardımım dokunabilir. | Open Subtitles | لو أخبرتني بما يدور حوله هذا الأمر ربما يمكنني مساعدتك. |
| Hayır, bana bunu önceden söylemiş olsaydınız Eğer bana bunun ne tür bir iş olduğunu anlatsaydınız, bunu düşünürdüm. | Open Subtitles | لا, لو أنك أخبرتني منذ البداية لو أخبرتني ماهو كنت سآخذه بالإعتبار |
| Eğer bana her şeyi anlatsaydın, bana biraz saygı göstererek ele alsaydın konuyu, bunu iyi bir sonuca ulaştırabilirdik, fakat olmadı, beni her zamanki gibi engellemekle çok meşguldün. | Open Subtitles | أتعلم ربما لو أخبرتني كل شيء وعاملتني بمزيد من الأحترام كنا توصلنا لنتائج معاً لكن لا لقد كنت مشغولاً بالتلاعب بي |
| Keşke kuzenlerinin olmayacağını daha önceden söyleseydin. | Open Subtitles | تمنيت فقط لو أخبرتني بأنهم لن يكونوا هنا |
| Bir arkadaşı olarak, senin bana anlatacağını ummuştum. | Open Subtitles | باعتباركواحدمن رفاقه، تمنيت لو أخبرتني |
| Bu sabah, kendi sonumu hazırlayacak bir canavar yaratıyor olabileceğimi söyleseydiniz Mose'la birlikte hayata döndürmeye çalıştığımız boğayı kastettiğinizi sanardım. | Open Subtitles | لو أخبرتني هذا الصباح، أنّني اليوم قد أخلق وحشاً قادر على دماري لكنتُ اعتقدت أنّك تشير إلى أنني والثور نحاول أن نُبعَث |
| Eğer bana neler olduğunu anlatırsan, seninle ilgilenirim,tamam mı? | Open Subtitles | لو أخبرتني ، بما يجري ، يمكنني أن أساعدك أفهمت؟ |
| Eğer bana bilmem gerekenleri söylerseniz Commendatore yemeğimi yemeden ayrılabilirim. | Open Subtitles | لو أخبرتني بما أحتاج إلى معرفته أيها المفتش سيكون من الملائم لي أن أغادر بدون وجبتي |
| Eğer bana 10 yıl sonra bir sanat enstitüsünde atölye yöneticisi olarak çalışacağımı, bir adama bağlanacağımı söyleseydin... | Open Subtitles | لو أخبرتني أنه بعد عقد من الزمن سأكون أعمل في معهد الفنون كمدير تسويق وأن أرتبط يرجل، أنا.. |
| Eğer bana tekrar sabırlı ol dersen, yemin ederim ki... | Open Subtitles | لو أخبرتني أن أصبر مرة أخرى ... أقسم بالله |
| Eğer bana annemin mektubunu anlatmış olsaydın... | Open Subtitles | لو أخبرتني بأنك لديك تلكالرسالةمن أمي... |
| Eğer bana skorla ilgili tek kelime edersen o telefonda Mac amcayla aşağı gider. | Open Subtitles | لو أخبرتني بالنتيجه فهذا الجوال سيذهب للأرض مع عمك ماك . |
| Eğer bana doğruyu söylersen, çok iyi gidecek. | Open Subtitles | ستكون أفضل بكثير لو أخبرتني الحقيقة. |
| İlk sefer olduğunu söyleseydin kurdele keserdim. | Open Subtitles | لو أخبرتني أنها المرة الأولى لقصصت شريطاً. |
| Keşke burada kimsenin olmadığını söyleseydin. | Open Subtitles | تمنيت فقط لو أخبرتني بأنهم لن يكونوا هنا |
| Bana keşke bunu bir saat önce gelemeyeceğini anladığında söyleseydin keşke. | Open Subtitles | حبيبي , تمنيت لو أخبرتني قبل ساعة عندما عرفت أنك لن تستطيع القدوم |
| Bir arkadaşı olarak, senin bana anlatacağını ummuştum. | Open Subtitles | باعتباركواحدمن رفاقه، تمنيت لو أخبرتني |
| Önceden söyleseydiniz iyi olurdu çünkü gerçekten ödümü patlattınız. | Open Subtitles | كان من الأفضل لو أخبرتني لأنه لتوك أخفتني حتى الموت. |
| Paranın nerede olduğunu söylersen, bu işten yırtarsın, hepimiz yırtarız. | Open Subtitles | لو أخبرتني بمكان النقود ستخرج من هذا المأزق كلنا سنخرج من هذا المأزق |