| Mesele açık. Mahkeme böyle tanıklarla ilgilenmiyor. | Open Subtitles | لقد نظرت في الأمر ، المحكمة ليست مهتمة بهؤلاء الشهــود |
| İnsanlar artık seninle ilgilenmiyor. Başka yıldızlara yöneldiler. | Open Subtitles | الناس ليست مهتمة بالنجوم إنها تريد تلفزيون الواقع |
| Eyalet yetkilileri dinamiklerle ya da profillerle ilgilenmiyor,.. | Open Subtitles | الولاية ليست مهتمة بالأوصاف او طبيعة العلاقة |
| Ve sonra uzun soluklu ilişkilerle ilgilenmediğini açıkça belirtti. | Open Subtitles | ومن ثم أوضحت الأمر قليلاً بأنها ليست مهتمة بالعلاقة العاطفية عند بعد |
| Trudy'nin seninle ilgilenmediğini biliyorum. | Open Subtitles | أعلم أن ترودي ليست مهتمة بك تماما |
| İyi deneme, Bay Meade. Ama 80. sayfanın köşesine konacak bir resimle ilgilenmiyor. | Open Subtitles | محاولة جيدة سيد ميد لكنها ليست مهتمة بصورة في الصفحة80 |
| Hiç şansın yok, penislerle ilgilenmiyor. | Open Subtitles | لا يوجد لديك فرصة معها ليست مهتمة في القضيب انها للشخصيات |
| Buradakiler politikayla ilgilenmiyor. Kavgaya susamışlar! | Open Subtitles | هذهِ المجموعة ليست مهتمة بالأصوات إنهم يسعون للشجار |
| - Ava burada değil çünkü Edward Darby'e karşı tanıklık teklifinizle ilgilenmiyor. | Open Subtitles | - ايفا ليست هنا- لأنها ليست مهتمة بعرضك بالشهادة ضد ادووارد داربي |
| İyi deneme ama o birilerine bir şey göstermekle ilgilenmiyor. | Open Subtitles | تجربة لطيفة.. لكنها ليست مهتمة بأن تجعل أحداً يرى شيئاً. |
| Şimdiye kadar Bay Baker ile toplantı hususuyla ilgilenmiyor. | Open Subtitles | حتى الآن انها ليست مهتمة في لقائه مع السيد بيكر. |
| Devlet, gerçeklerle ilgilenmiyor. | Open Subtitles | الحقيقة ليست مهتمة بالحقيقة إنها الحكومة هي التي تكذب |
| Mahkeme sizin görsel deneyimlerinizle ilgilenmiyor. | Open Subtitles | المحكمة ليست مهتمة بخبراتك البصرية |
| Kadınlar benimle ilgilenmiyor. Kadınlar beni reddediyor. | Open Subtitles | المرأة ليست مهتمة بي المرأة رفضتني |
| Defol git. Seninle ilgilenmiyor. | Open Subtitles | اخرج من هنا في الحال انها ليست مهتمة |
| Ve ilgilenmediğini söyledi. | Open Subtitles | و قالت بأنها ليست مهتمة بك |
| Eğer Emily için geldiysen eminim seninle ilgilenmediğini açıkça ifade etmiştir. | Open Subtitles | لو أتيت من أجل (إيملي) فقد أوضحت أنها ليست مهتمة. |
| Hepinizin CIA'in Alexander'ın Maskesi'ni çalmakla ilgilenmediğini tahmin edersiniz. | Open Subtitles | ...أعتقد أنكم تعرفون أن المخابرات الأمريكية (ليست مهتمة بسرقة قناع (الإسكندر |
| Demek istediğim, Ross ile konuşmayı denedim, ama dedi ki Dr. Yang'in bununla ilgilenmediğini bile... | Open Subtitles | أعني، حاولت التحدث مع (روس)، لكنه قال أن د(يانغ) ليست مهتمة حتى بخوض... |