| Bu sabah biraz yorgunum. Dün gece çok az uyuyabildim. | Open Subtitles | إننى متعبة قليلاً هذا الصباح لقد نمت قليلاً ليلة أمس |
| Dün gece onun size duygusal olarak bağlandığını açıkça gördü. | Open Subtitles | كان واضحاً جداً إليه ليلة أمس بأنها أصبحت متورطة عاطفياً |
| Dün gece Tin Heung lokantasındaydım ...ve planlarına kulak misafiri oldum. | Open Subtitles | أنا كنت في مطعم هيونج من الصفيح ليلة أمس وسمع خططهم. |
| Dün akşam oldukça huzursuzdu ama bu hiç de şaşırtıcı olmadı. | Open Subtitles | لقد كانت هستيرية ليلة أمس و لكن كان هذا مفاجئ بالكاد |
| - Niye minibüsü kullanmıyorsun? - Hayır. Bunu Geçen gece konuştuk. | Open Subtitles | لماذا لم تأخذي الميني فان لقد تحدثنا عن ذلك ليلة أمس |
| Zavallı, Dün gece başına çok kötü bir şey geldi. | Open Subtitles | كان لديه مصيبة قاسية ليلة أمس رجل مسكين, أمه توفت |
| Dün gece sudayken bunu bitirmek istemiştim, ve başlangıç oldu. | Open Subtitles | أنا كُنْتُ خلاص هعَمَله في الماءِ ليلة أمس وذلك الاول |
| Dün gece hastaydı ama şimdi bu saatte şarkı söylüyor. | Open Subtitles | لقد كانت مريضة ليلة أمس لكنها تغني في تلك الساعة |
| Bir soruşturma olacak Magnascopics'te Dün gece ne oduğuna dair. | Open Subtitles | سيكون هناك تحقيق داخل ما حدث في ماجناسكوبيس ليلة أمس. |
| Dün gece Herkese peçeteleri nasıl "....." gibi yapacaklarını anlatıyordu... | Open Subtitles | ليلة أمس كانت تعلم كل الأشخاصِ كيف تحول مناديل المائده |
| Bu, Dün gece Skinner'ın arabasını çalıp, karısını öldürmeye çalışan adam. | Open Subtitles | هذا الرجل الذي سرق سيارة سكيننير ليلة أمس ومجرّب لقتل زوجته. |
| Dün gece Pençeli Adamın kovalarken, Bayan Son Derede Orantılı evine yürüyordu. | Open Subtitles | عندما كنت أطارد الرجُل ذو المخلب ليلة أمس والمُعلّمة مُتجهة إلى المنزل |
| Dışarı çıkmak veya Dün gece yaptığımızı tekrarlamak ister misiniz? | Open Subtitles | هل تريدون التسكع أم نقوم بما قمنا به ليلة أمس |
| Dün gece bugüne kadarki en yoğun fiziksel zevk deneyimimi yaşadım. | Open Subtitles | ليلة أمس كَانَ عِنْدي الأكثر حدّة السرور الطبيعي أنا أَبَداً معروفُ. |
| Böyle olmasını istemiyordun belki ama Dün gece kaçtı ve bekçiyle oğluna saldırdı. | Open Subtitles | أنا لا أعتقد عنيت لأنه إلى لكنّه خرج ليلة أمس ومهاجم الناظر وإبنه |
| Bir şeyi kontrol etmek istiyorum. Dün gece raporumu gözden geçirdim. | Open Subtitles | أنا أردت التأكد من شىء لقد كنت أراجع تقريرى ليلة أمس |
| Hayır, tabii ki değil. Sadece Dün gece hakkında konuşmak istedim. | Open Subtitles | لا ، بالطبع لا لقد أردت فقط التحدث عن ليلة أمس |
| Çok şükür! Dün akşam büyükannemi araba değiştirmeye ikna etmek zorunda kaldım. | Open Subtitles | شكراًَ , في الحقيقة كنت أناقش الجدة إلي تحويل السيارات ليلة أمس |
| Hakkında her şeyi biliyorum, sırf Geçen gece yüzünden değil... | Open Subtitles | أنا أعرف كلّ شيء عنك الآن وليس بسبب ليلة أمس |
| Ama Dün geceki savaşta Dük Henry'nin adamları onu öldürdü. | Open Subtitles | لكن ليلة أمس سقط في المعركة إلى رجال الدوق هنري |
| Sizin evinize girdiğini biliyoruz ama Dün geceden beri çocuğu kimse görmemiş. | Open Subtitles | نحن نعلم بأنهم أقتحموا منزلك، لكن يرى أحد الفتى منذ ليلة أمس. |
| Ama Geçen akşam L.A. de yaptıklarınız saçmalıktı. | Open Subtitles | لكن ما فعله جماعتك في لوس أنجليس ليلة أمس الأول قمة الخيانة |
| Şimdiden Dün akşamki adamlar için ona 50.000 dolar borçlusun. | Open Subtitles | هذا يعني أنك مدين له بخمسين ألفاً حتى الآن مقابل الرجال الذين خسرهم ليلة أمس |
| Haberiniz olsun, bu kadını Dün geceye kadar hiç görmemiştim. | Open Subtitles | أريدكم جميعاً أن تعرفوا لم أرى هذة السيدة من قبل حتى ليلة أمس |
| Hiç iyi görünmüyor. Dünkü kargaşa hepsini buraya çekmiş olmalı. | Open Subtitles | هذا لايبدو مطمئناً، لابد أن الضوضاء ليلة أمس قد جذبتهم |
| Geçen geceki saldırının ışığında hain olan Kasırga gibi görünüyor. | Open Subtitles | , في ضوء هجوم ليلة أمس تورنيدو قد يبدو الخائن |
| Neyse, kendimden söz ettiğim yeter. Şimdi Dün geceyi anlat. | Open Subtitles | على أية حال ذلك بما فيه الكفاية عني الآن اخبريني عن ليلة أمس |