Teorik olarak, hicbir seyi unutmazsin. Tek yapman gereken, oraya gidecek yolu bulmaktir. | Open Subtitles | نظرياً، أنتِ لم تنسي شيئاً أبداً كل ماعليك فعله هو إيجاد طريقك إليها |
Tek yapman gereken bu. Olay başlayınca senin işin biter. | Open Subtitles | هذا هو كل ماعليك فعله حالما يبدأ ، انت ستخرج |
Teorik olarak, hiçbir şeyi unutmazsın. Tek yapman gereken, oraya gidecek yolu bulmaktır. | Open Subtitles | نظرياً، أنتِ لم تنسي شيئاً أبداً كل ماعليك فعله هو إيجاد طريقك إليها |
Ne yapacağını söyleyeyim. Generale git ve onu görmek istediğimi söyle. | Open Subtitles | سأخبرك ماعليك فعله ,تذهب لذلك الجنرال وتهبره انني اريد مقابلته |
Zamanımız bitiyor ama içinde bir yerde Yapman gerekeni biliyorsun. | Open Subtitles | كاد الوقت ينتهي أيتها المتصلة لكنك تعرفين في أعماقك ماعليك فعله شكراً على الإتصال حظاً موفقاً |
Belki de bu yüzden halan Ne yapman gerektiğini söylemiştir. | Open Subtitles | ربما لهذا السبب أخبرتك عمتك ماعليك فعله |
Tüm Yapmanız gereken, bir kaç keşi, bizi işimizi görene kadar tutmak. | Open Subtitles | كل ماعليك فعله هو التصدي لبعض المدمنين بينا نخرج الاشياء من الخلف |
Dağ polisi olarak kalmak istiyorsan, yapman gereken merkezi hoşnut tutmaktır. | Open Subtitles | ان اردت ان تبقى كونستابلا , فكل ماعليك فعله هو ان تحافظ على رضا مركز القياده |
Bir anlaşma yaptım. Tek yapman gereken oraya gitmek. | Open Subtitles | اتفقنا , كل ماعليك فعله هو الذهاب إلى هناك |
Bak, eğer beni yanında istiyorsan, ...tek yapman gereken Darwin'in masum olduğunu kanıtlamak. | Open Subtitles | انظر,اذا كنت تريدني اخرج كل ماعليك فعله هو أثبات أن داروين برئ |
Bütün yapman gereken tanıştığın her kıza karşı böyle kendine güvenmen. | Open Subtitles | كل ماعليك فعله ان تكون واثقاً مع كل فتاة تقابلها |
Tek yapman gereken onu baş aşağı çevirip, doğru tarafı yukarı almaktır. | Open Subtitles | وكُلّ ماعليك فعله أن تدورِه رأساً على عقب |
yapman gereken tek şey buradaki cebi tutmak. | Open Subtitles | كل ماعليك فعله هو أن تأخذ هذا الجيب هنا و تبقى قريباً مني |
Tek yapman gereken oturmak, gülmek ve el sallamak. | Open Subtitles | كل ماعليك فعله هو أن تجلس هنا ابتسم و ارتاح |
Tüm yapman gereken, gidip 3. sınıfı bitirmek ve terfi etmek. | Open Subtitles | كل ماعليك فعله هو إنهاء الصف الثالث وستحصل على الترقية |
Tek yapman gereken o sihirli iki kelimeyi söylemek. | Open Subtitles | كل ماعليك فعله هو ان تقول تلك الثلاث كلمات السحريه |
Tek yapman gereken, sahile ulaşana kadar Kuzey'e doğru gitmek. Ne? | Open Subtitles | وكل ماعليك فعله هو الأتجاه شمالا حتى تصل للشاطيء |
Pekâlâ, kullanımı oldukça basit. Tek yapman gereken silahı doğrultup nişan almak ve ateş etmek. | Open Subtitles | هذا بسيط جداً , كل ماعليك فعله هو التصويب ثم الإطلاق , مفهوم؟ |
Kurbanın ailesiyle iletişime geç. Ağzılarından laf al. - Ne yapacağını biliyorsun. | Open Subtitles | اتصل بعائلة الضحيه تعرف ماعليك فعله |
Ne Yapman gerekeni biliyorsun. | Open Subtitles | تعرف ماعليك فعله |
Bak etrafında olup Ne yapman gerektiğini söylememe gerek yok. | Open Subtitles | لا تحتاجيني لأقول لكِ ماعليك فعله |
Tek Yapmanız gereken küçük kutuların etiketlerini okumak. | Open Subtitles | كلّ ماعليك فعله هو أن تنظر إلى رقعة العلب الصغيرة .. |
Ne yapacağınızı biliyorsunuz. Size birer kürek getireyim. | Open Subtitles | أنت تعرف ماعليك فعله سأحضر لك بعض المجارف |