Duymak istediğin şey bu değil biliyorum ama ama ben bu teklifi kabul edip kaçardım. | Open Subtitles | أعلم أن هذا ليس ما أردتِ سماعه لكنني أريد قبول هذه التسوية |
Yapmamı istediğin şey buydu, değil mi? | Open Subtitles | هذا ما أردتِ منّي فعله , أليس كذلك ؟ |
Yapmamı istediğin şey buydu, değil mi? | Open Subtitles | هذا ما أردتِ منّي فعله , أليس كذلك ؟ |
Bu adama olan sevgin, yapmak istediğin şeyi yapmana engel olmasın. | Open Subtitles | لا تتركي حبّك لهذا الرجل يمنعك من فعل ما أردتِ فعله. |
Oxford'a dönüp her zaman istediğin şeyi yapacağına söz ver Vera. | Open Subtitles | عديني أنكِ ستعودين إلى (أوكسفورد) -وتفعلي ما أردتِ فعله دائماً .. |
Yapmamı istediğin şeyi yapıyorum. | Open Subtitles | - ماذا؟ ما أردتِ منّي فعله - |
Bennett sana istediğini verecek gibi görünmüyor. | Open Subtitles | لم يبدُ لي وأن بينيت كان مستعداً لأن يعطيك ما أردتِ |
Bu benimle konuşmak istediğin şey mi? | Open Subtitles | أهذا.. أهذا ما أردتِ الحديث معي بشأنه؟ |
Tüm yapmak istediğin şey buydu, ağlamak. | Open Subtitles | ،هذا جل ما أردتِ أن تفعليه أن تبكي فحسب |
Bana göstermek istediğin şey bu muydu? | Open Subtitles | هل هذا ما أردتِ أن تريني إياه؟ |
Görmek istediğin şey bu mu? | Open Subtitles | هل هذا ما أردتِ رؤيته؟ |
İstediğin şey de buydu. | Open Subtitles | هذا ما أردتِ فعله |
Yapmak istediğin şey buydu. | Open Subtitles | ما أردتِ عمله. |
- Görmüştüm. - Görmek istediğin şeyi gördün sen. | Open Subtitles | -رأيتِ ما أردتِ رؤيته . |
İstediğini yapmazsa Belediye Meclisi'ne gider... | Open Subtitles | إذا لم يفعل ما أردتِ كنتِ ستذهبين الى المجلس |
Lakin, sen sadece görmek istediğini hatırlıyorsun. | Open Subtitles | لكنّكِ تذكّرتِ ما أردتِ النظر إليه فقط. |