elinden geleni yaptın, Elliot. Ama bu iş seni aşıyor olabilir. | Open Subtitles | فعلتَ ما بوسعكَ يا إليوت ولكنكَ ربُما تُحمِّلُ نفسك فوق طاقتها |
Çünkü onu imzalamaya zorladın. Evet, onu olmasını istediğin kız hâline getirebilmek için elinden geleni yaptın, değil mi? | Open Subtitles | لأنّكَ أجبرتها على ذلك، أقصد أنكَ فعلت ما بوسعكَ لتحوّلها إلى الفتاه التي وددتها أنّ تكون، صحيح؟ |
Ve ona yardım etmek için elinden geleni yaptığını biliyorum. | Open Subtitles | وأعلمُ بداخلي, بأنَّك تفعلُ ما بوسعكَ حتى تساعده |
Sen elinden geleni yaptın. Gerisi tanrıların elinde. | Open Subtitles | لقدْ فعلتَ جلّ ما بوسعكَ, الأمر بأيدي الآلهة الآن |
elinden geleni yaptın. | Open Subtitles | لقد فعلتَ كل ما بوسعكَ |
- elinden geleni yapıyorsun. | Open Subtitles | -أنت تفعل ما بوسعكَ |