| Sana özgürlüğünü verdikleri zaman... bu iyi bir takas olmamıştı. | Open Subtitles | لقد بدى لى باراباس انه عندما منحت الحرية من قبل لم تكن مبادلة طيبة |
| Adil bir takas olması için kamerasız girmesi gerekiyor. | Open Subtitles | لو كانت هذه مبادلة عادلة واحد لواحد، إذًا ينبغي أن يترك الكاميرا بالخارج، |
| Fakat bu arada seninle bir takas yapalım, tamam mı? | Open Subtitles | ولكن فى الوقت الحالى ماذا قولك عن ؟ انا وانت نقوم بعقد مبادلة |
| Çok mutluyum! Çocukları biraz daha parayla değiş tokuş edebilir miyim? | Open Subtitles | أنا مسرورة هل أستطيع مبادلة الأطفال إلي بمزيد من النقود؟ |
| Ateş falan yok, sadece takas. Sonra seninle işim bitecek. | Open Subtitles | لا توجد نار، مبادلة فحسب وبعدها أفرغ منك |
| Uçakta yanında oturanın yiyecekleriyle takas edersin. | Open Subtitles | لعلّ بإمكانك مبادلة بسكويتك .. مع الصبي الذي بجانبك في الطائرة مقابل وجبته .. |
| Uçakta yanında oturanın yiyecekleriyle takas edersin. | Open Subtitles | لعلّ بإمكانك مبادلة بسكويتك .. مع الصبي الذي بجانبك في الطائرة مقابل وجبته .. |
| - takas falan yapmaz, hepinizi öldürecek. | Open Subtitles | لا، لن يقوم بعمل مبادلة سوف يقتلكم جميعكم |
| Wo Fat sana takas teklif ettiyse CIA ajanına karşılık baban. | Open Subtitles | إن عرض ووفات عليك مبادلة عميلة الوكاله مقابل والدك |
| Niyetimi yanlış anladın. Yardım etmiyorum. takas fırsatı sunuyorum. | Open Subtitles | أنت لا تفهم نيتي، لا أعرض هذا الخبز كصدقة، بل أود مبادلة |
| Bu bana adil bir takas gibi görünmedi. | Open Subtitles | هذا لا يبدو وكأنها مبادلة عادلة بالنسبة لي |
| Bir malzeme depoları var, teroristlerin takas mekanı gibi. | Open Subtitles | لديهم مستودع قوي هذا كلقاء مبادلة إرهابية |
| Kafadan kontak ofis mudurum tamir bedelini Cincila ile takas etmek istiyor. | Open Subtitles | مدير أعمالي يريد مبادلة إصلاحات بالسناجب |
| # Okuldan aldığım aptal ödüllerle takas edeceğim # | Open Subtitles | ♪ وسوف مبادلة كل ما عندي من الجوائز مدرسة غبية ♪ |
| Ateş yok,sadece değiş tokuş sonra seninle işim bitecek. | Open Subtitles | لا توجد نار، مبادلة فحسب وبعدها أفرغ منك |
| Kredi temerrüt sigortası. | Open Subtitles | مبادلة مخاطر الائتمان، هذاسوفيجدينفعاً.. |
| Tahmin edeyim. Özgürlüğüne karşılık, taşı vereceksin. Değil mi? | Open Subtitles | كلاّ ، دعيني أخمّن، تريدين مبادلة هذا الحجر مقابل حرّيتك. |
| Hepimizin beden değişimi yaptığımız rüyamda bana böyle tavsiye etmiştin. | Open Subtitles | هذا ما إقترحته علي فعله في حلم مبادلة أجسامنا. |
| Düşündüğümüzden daha çok arkadaşın var. Bonn takası kabul etti. | Open Subtitles | كنت قد حصلت على المزيد من الأصدقاء مما كنا نعتقد قبلت بون مبادلة |
| Sekiz saniye! Yabancı değişim öğrencisi için bu yeni bir rekor! | Open Subtitles | ثمانية ثواني ، هذا رقم قياسي جديد لتلميذ مبادلة أجنبي |
| Bu kitap için onları pazarlık edebilirim. | Open Subtitles | أنا أرى أنه يمكن مبادلة والديكِمقابلالكتاب. |
| Bölgesel bir takastan vazgeçip yeni bir cephe açtınız. | Open Subtitles | لقد فررت من مبادلة محلية وفتحت واجهة جديدة. |
| Birdeki matı tehdit ediyor. Bu atları değiş tokuşa zorlayacak. | Open Subtitles | إنه يهدد في كش مات في حركة واحدة سيجبره على مبادلة الأحصنة |
| Bir anlaşmamız vardı.Yardımın karşılığında gitmene izin verecektim. | Open Subtitles | لقد كان لدينا اتفاق كنت قد أعددت لتركك لتدخل في مبادلة لمساعدتك |