| Pekâlâ, bir bağımlı için bile biraz aşırı değil mi? | Open Subtitles | حسنا الا يبدوا هذا مبالغاً فيه قليلاً؟ حتى بالنسبة لمدمن؟ |
| İtiraf etmeliyim, bazıları benim misyonerliğimi biraz aşırı buluyor; saplantı, eksantrik. | TED | في الحقيقة، يعتبر بعض الناس تبشيري مبالغاً به قليلاً، وهوسي غريب الأطوار. |
| Kravat takarsam aşırı giyinmiş görünebileceğim bir yer mi? | Open Subtitles | لا أ هو مكان لو لبست رباط عنق فيه أكون مبالغاً |
| Abartılı görünmek istemem ama ilişkide seviye atlamalıyız diye düşünüyorum. | Open Subtitles | لا أريد أن أكون مبالغاً أو ما شابه لكن أظن أننا نأخذ الأمور لمنحنى آخر |
| Bilirsin, sapık aile, bodrum katı. Bunların hepsi biraz fazla gibi. | Open Subtitles | تعرف، أبوان فاسدين، سرداب، يبدو مبالغاً فيه |
| Korumacı olmakla aşırı korumacı olmak arasında ince bir çizginin olduğunu fark ettim. | Open Subtitles | تبين أن ثمة فارقاً بسيطاً بين أن يكون المرء حامياً للشخص أو مبالغاً في حمايته |
| aşırı korumacı oluyorum, ama o şu an evde, değil mi? | Open Subtitles | أصبحت مبالغاً في العناية، لكنها من أفراد العائلة، صحيح؟ |
| Luigi, unutma, kıvırcık salata bol olmaz. aşırı süsleme gereksiz. | Open Subtitles | تذكر " لويجي " الخس لا يسبح لا أريد تزيين مبالغاً |
| - Bu aşırı dramatik. - Eğer kovarsa, biz yanında olacağız. | Open Subtitles | ذلك أمراً مبالغاً فيه - حتى لو فعل ذلك, سنكون هناك من أجلك - |
| Evet, ama bu biraz aşırı değil mi? | Open Subtitles | نعم، لكن أليس هذا مبالغاً فيه؟ |
| Bu yüzden ben de aşırı tedbirliydim. | Open Subtitles | لذلك، فقد كنت مبالغاً في الحيطة |
| Ki bu aşırı bir tepki değil, eklemeliyim. Sonra sizin partilerde oynaştığınızı öğreniyorum? | Open Subtitles | وماحدث في هدسون ليس مبالغاً فيه |
| Yani aşırı korumacıydı. | Open Subtitles | إذاً فقد كان مبالغاً في الحماية |
| Sahte çöpün aşırı olacağını biliyordum. | Open Subtitles | اللعنة عرفتُ أنّ التزييف كان مبالغاً |
| Bir dakika. Bekle. Bu biraz aşırı olmadı mı? | Open Subtitles | مهلاً، أليس هذا مبالغاً فيه بعض الشئ؟ |
| Evet, biliyorum, biraz fazla aşırı gibi geliyor. | Open Subtitles | أجل، أعلم أن الأمر يبدو مبالغاً |
| Çok mu aşırı oldu? | Open Subtitles | أتعتقد أنّ ذلك كان مبالغاً فيه؟ |
| Böyle küçük bir yerin başkanı için reklam çekimi fazla Abartılı değil mi? | Open Subtitles | -أليس مبالغاً فيه صنع فيديو لحملة عمدة ببلدة صغيرة؟ |
| Aşçılığını hep Abartılı bulmuşumdur. | Open Subtitles | لطالما افكر بأن طهوة كان مبالغاً فية |
| Bu biraz fazla kaçtı, Jack. Biraz dozu düşürür müsün? | Open Subtitles | "حسناً, لقد كان مبالغاً فيه, يا "جاك أيمكنك تخفيض الحدة لدرجة؟ |
| ıki gün talep ettin. Bu biraz fazla gibi. | Open Subtitles | حسناً، طلبت يومان يبدو لي مبالغاً |