Evcil hayvan dükkanına gidelim. "la tienda de mascotas" | Open Subtitles | لنذهب إلى متجر الحيوانات الأليفة المجاور، متجر الحيوانات |
Bende evcil hayvan dükkanına gittim, bu akvaryumu aldım, sonra ona baktım ve içerde ne kadar yalnız olduğuğu fark ettim, | Open Subtitles | لذا ذهبت إلى متجر الحيوانات الاليفة إشتريت هذا الحوض ، ولكن بعدها بدأنا بالنظر إليها وشعرنا كم هي وحيدة |
Şu ikisi. Onlar hayvan dükkanını yıkanlar. | Open Subtitles | أجل ، هذان الأثنان لقد دمرا متجر الحيوانات |
Yeni ayakkabılarınızı aldınız, şimdi evcil hayvan dükkânına gidelim. | Open Subtitles | الآن، بعد أن اشتريت حذاءً جديداً لنذهب إلى متجر الحيوانات المجاور |
Ben hayvan mağazasına gidiyorum. | Open Subtitles | فهو يحمل أجساماً مضادة لكلا الفيروسين سأذهب إلى متجر الحيوانات الأليفة |
Bir diğeri de Bales sokağında yaptığın yanan bir evcil hayvan dükkânından kaçan yılanlardı. | Open Subtitles | وتلك الرسمة الاخرى في باليس مع الافاعي اللتي كانت تهرب من متجر الحيوانات الاليفة المحترق. |
Birlikte bir hayvan dükkanı açmayı düşünüyorduk, sürekli bundan söz ederdik. | Open Subtitles | أتذكر كيف كنا نتحدث عن فتح متجر الحيوانات الأليفة معا. |
Bu gece saat ona doğru, evcil hayvan dükkanının arkasına gelmeni istiyor. | Open Subtitles | من المفترض أن تقابله الليلة خلف متجر الحيوانات عند الـ10مساءً |
Annen, şu anda hayvan dükkânında olduğunu biliyor mu? | Open Subtitles | هل تعلم أمك لم أنت في متجر الحيوانات الأليفة؟ |
Carol'dan evcil hayvan dükkanına gidip yeni bir tasma almasını istedim. | Open Subtitles | لذا جعلت (كارول) تذهب إلى متجر الحيوانات وتجلب لي ذلك الطوق |
Carol'dan evcil hayvan dükkanına gidip yeni bir tasma almasını istedim. | Open Subtitles | لذا جعلت (كارول) تذهب إلى متجر الحيوانات وتجلب لي ذلك الطوق |
Yarın bir evcil hayvan dükkanına gidecek ve bir başka Henry alacaktı... | Open Subtitles | سيذهب غداً إلى متجر الحيوانات الأليفة ويحصل على (هنري) آخر |
Camında papağan olan evcil hayvan dükkanını geçebildiysem bunu da başarırım. | Open Subtitles | إن كان بإمكاني تجاوز متجر الحيوانات الأليفة مع البغبغاء في النافذة فأفترض أني قادر على هذا |
Köpek almak için evcil hayvan dükkânına gittiğinizi sanıyorsunuz. | Open Subtitles | وتحسب أنك في طريقك إلى متجر الحيوانات الأليفة لتختار واحداً على الفور |
Şimdi de evcil hayvan dükkânına gidiyoruz. | Open Subtitles | نحن في طريقنا إلى متجر الحيوانات الأليفة الآن |
Harika. O hayvan mağazasına girdin mi hiç? | Open Subtitles | رائع, هل ذهلتِ من قبل إلى متجر الحيوانات المدللة هذا؟ |
Sanırım, Bay Snuffles, cennetteki evcil hayvan mağazasına gitmiş, diyebiliriz. | Open Subtitles | يقولون السيد سنوفيلز ذهب الى متجر الحيوانات الكبير بالسماء |
Evcil hayvan dükkânından egzotik hayvan almak gibi. | Open Subtitles | الأمر أشبه بشراء حيوان غريب من متجر الحيوانات الأليفة |
Neyse ki, hayvan dükkanı muhabbet kuşlarını adrese teslim ediyor. | Open Subtitles | لحسن الحظ أنني وجدتُ ببغاوات في متجر الحيوانات الأليفة |
Sonraki sahnede, Dorothy hayvan dükkanının sahibinden kedilerden birini oynamaya geçti sonra gitti, kocaman bir kıl yumağı çıkardı | Open Subtitles | إدغر: لذا، في المشهد التالي، دوروثي تحولت من لعب صاحب متجر الحيوانات الأليفة |
Yalnız ertesi gün yerel evcil hayvan dükkânında haneye tecavüz olduğunu duydum. | Open Subtitles | حتى اكتشفت في اليوم التالي وجود اقتحام في متجر الحيوانات الأليفة |