Adam kiralık iş yapan bir kurt sürüsünde gizli görevde. | Open Subtitles | -أجل . إنّه يعمل بشكل متخفٍ مع فرقة السرقة المأجورة. |
gizli görevde çalıştığın adam hani. | Open Subtitles | هذا الرجل الذي من المفترض أن تعمل بشكل متخفٍ معه. |
Senin için gizli görevde olduğumu biliyor. | Open Subtitles | أنها تعلم أني كنت أعمل متخفٍ لصالحك |
gizli polis o, bizi analiz edip tutuklamak için burada. | Open Subtitles | إنه شرطي متخفٍ أتى ليحقّق بشأننا ويعتقلنا |
Takım liderimiz Woo Jong-dae ise gizli polis. | Open Subtitles | وكان لدينا قائد فرقة متخفٍ وو جونغ دى، |
Aynı benim Monica'yla gizli görevde olmam gibi. | Open Subtitles | يبدو مشابه لحالتي وأنا متخفٍ (مع (مونيكا |
gizli görevde mi gizli ilişkide mi? | Open Subtitles | متخفٍ أم تحت غطاء السرير؟ |
Anti-Terör'ün de, Nathan'ın Oğulları ile bağlantısı olan gizli görevde bir ajanı varmış. | Open Subtitles | ومركز مكافحة الإرهاب لديه عميل متخفٍ على صلة بجماعة أبناء (نايثان) |
Anti-Terör'ün de, Nathan'ın Oğulları ile bağlantısı olan gizli görevde bir ajanı varmış. | Open Subtitles | ومركز مكافحة الإرهاب لديه عميل متخفٍ على صلة بجماعة أبناء (نايثان) |
Çenesini kırdığın o Çantacı Jimmy Boston polisi için çalışan bir gizli polis. | Open Subtitles | فـ(جيمي باغز)، ذاك الذي كسرت فكّه... عميل متخفٍ لدى شرطة (بوسطن) |