| Siyaset sadece başkanlık seçimi olursa, ekranlara bağırıp çağırırız ve sonra Yorgun düşeriz. | TED | عندما تصبح السياسة فقط انتخابات رئاسية، كلنا نصيح ونصرخ على شاشاتنا، ونسقط منهارين متعبين. |
| Bize bir teselli ödülü gibi ünvan verilmesine izin veririz, oysa ne istediğimizi ve onu nasıl elde edeceğimizi anlayamamışızdır, Yorgun olsak bile. | TED | نسمح لأحدهم أن يمنحنا لقبًا كجائزة ترضية، بدلًا من أن ندرك ما نريد، وأننا عازمون على الحصول عليه، حتى لو كنا متعبين. |
| Elbette meşgulüz, yorulduk ve hala evde bir çocuğumuz var. | Open Subtitles | طبعًا ننشغل ونصبح متعبين ومازال أحد أبنائنا معنا في البيت |
| Birbirimizi aldatabileceğimizi düşünmen çok tatlı ama biz çok yorgunuz bir kere. | Open Subtitles | اعتقد انه من الجيد انك تفكرين نحن قادرون على الخيانه، ولكن نحن فقط متعبين جدا |
| Üzgünüm, biz yorgunduk. Uzun bir hafta sonu oldu. | Open Subtitles | آسفون، كنا متعبين جدا كانت إجازة إسبوع طويلة |
| Çocuklarla oyunlar oynadık, ve eve gerçekten Yorgun ve bitkin dönüyorduk, fakat çocukların yüzündeki o güzel ifade, parıldayan gözleri sayesinde uyuyabiliyorduk. | TED | لعبنا مع الأطفال ورجعنا إلى بيوتنا مرهقين للغاية متعبين جدأ ولكن مع صور لوجوه مضيئة, وأعين تلمع ونمنا |
| Çünkü, bilirsin, gerçekten çok yorulmuştuk. | Open Subtitles | لاننا ,كنا متعبين. |
| Çünkü sanırım ağlamak için çok Yorgun ve korkmuştular. | Open Subtitles | لأنهم كانوا متعبين ومرعوبين لدرجة تمنعهم من البكاء |
| Çok Yorgun oldukları için, onları reaktöre koyduk. | Open Subtitles | لقد كانوا متعبين جدا من محنتهم وضعناهم في المفاعل هذا الصباح |
| O kadar yorulduk ki eşimle 21:00'da uyuyakaldık. | Open Subtitles | 30، كنا متعبين جداً نمت أنا وزوجتي بحلول الساعة 9: 00 أرجوك! |
| Geç oldu. Hepimiz yorulduk. Yatağına! | Open Subtitles | الوقت متأخر , نحن جميعا متعبين السرير |
| - Çok naziksin ama çok yorulduk yeni evimize gitmek ve huzur içinde yatmak istiyoruz. | Open Subtitles | -لقد قدّمتِ عرضاً رائعاً ... ولكننا متعبين للغاية... نريد فقط الذهاب إلى منزلنا الجديد ونرقد في سلام |
| Ben de, tatlım. Hepimiz yorgunuz. | Open Subtitles | و أنا أيضاً ، كلنا متعبين |
| Tamam da hepimiz yorgunuz. | Open Subtitles | حسنا , نحن جميعاً متعبين جداً |
| Aslında hepimiz... yorgunuz. | Open Subtitles | ... جميعنا متعبين |
| Sonra, eve gitmek için arabaya bindik, çok yorgunduk. | Open Subtitles | و بعدها في السيارة عند العودة للمنزل كنا متعبين |
| - Çok yorgunduk. | Open Subtitles | لقد كنا متعبين جداً |
| - Çok yorgunduk. | Open Subtitles | لقد كنا متعبين جداً |
| İçeri girdiklerinde Yorgun, bitkin ve susamış haldeydiler ama kıyafetlerini çıkarttıklarında başarılarının farkındaydılar. | Open Subtitles | عندما دخلوا كانوا متعبين و منهكين وعطشين لكنهم كانوا يخرجون من بذلاتهم وهم يشعرون بالإنجاز |
| Bir otel bulmak için fazla bitkin düşmüşlerdi. | Open Subtitles | لقد كانوا متعبين للغايه ليجدوا غرفه فى فندق |
| Çok yorulmuştuk. | Open Subtitles | كنا متعبين للغاية |
| Çok yorulmuştuk. | Open Subtitles | كنا متعبين للغايه |