Kız da oldukça iyi eğitimli, Almanca'yı gayet akıcı konuşuyor. | Open Subtitles | و هي متعلمه بحاله إستسنائيه و تتحدث الألمانيه بطلاقه |
Karl Marx gibi sen de eğitimli bir Yahudisin, öyle mi? | Open Subtitles | يهودية متعلمه,مثل كارل ماركس نفسه |
En azından, eğitimli bir zorbasınız. | Open Subtitles | على الاقل انت متعلمه جيدا |
Öncelikle, okuma yazma bilmeyen insanlar etkileniyor ... | Open Subtitles | في البدايه كان ذلك مقتصر على الأشخاص الغير متعلمه |
Ben okuma yazma bilmeyen bir kadınım. | Open Subtitles | لست متعلمه |
Bak, aynı zamanda Kate'in yüksek eğitimli bir uzman olduğunu ve kesinlikle en becerikli terapist olduğunu söyleyebilirim. | Open Subtitles | أسمع، سأقول أيضاً أن (كيت) أكثر إحترافي و متعلمه جيداً و بالطبع طبيبة نفسية مؤهله |