"متفاجىء" - Traduction Arabe en Turc

• şaşırdım
• şaşırdın
• şaşırttı
• şaşırmış
• şaşırmadım
• süpriz

Mesajınızı aldığımda şaşırdım. Kızım bana hakkınızda bir şey anlatmamıştı.
.انا متفاجىء لأعلم بوجودك فى الموضوع فابنتى لم تخبرنى شيئا

Biliyor musun baba, bu tatların birbiriyle olan etkileşimini beğenmediğine şaşırdım.
أتعلم يا أبي على القول بأني متفاجىء لأنك لاتقدر هذا الطعم

Shady, söylemek zorundayım ki dükkanı satmak istemene biraz şaşırdım doğrusu.
شادي، علي ان اخبرك أَنني متفاجىء قليلاً بأنك تُريدُ بَيْع المتجر

Dul kadınla seviştiğini bilmeme şaşırdın mı?
أنت متفاجىء لأنني أعرف بأنك تعاشر أرملته

şaşırdın değil mi?
أنا جاهزة لدرسي الأول، متفاجىء ، هه؟

Bana karşı gösterdiğiniz ani ilgi doğrusu şaşırttı beni, Albayım.
أنا متفاجىء من اهتمامك المفاجىء بي أيها العقيد

Adam çok şaşırmış, doktor da söyleyecek birşey bulamamış.
الرجل متفاجىء قليلا, ولا يعلم الطبيب ما يقوله ايضا.

"Ben demiştim" gibi olmasın, ama bu olanlara hiç şaşırmadım.
حتى لا اقول اننى اخبرك ايضاً ، و لكننى لست متفاجىء بما حدث اليوم

Benimle bu şeyi yapmak için tüymene izin vermesi süpriz oldu.
أنا متفاجىء من أنها سمحت لك بالمجيء معي إلى هنا

- Mr Darcy ve ben çok iyi arkadaş sayılmayız. - Buna şaşırdım.
ـ السيد دارسى وأنا لسنا أفضل صديقين ـ أنا متفاجىء لذلك

Senin bana güvenmenin de o kadar sürdüğüne şaşırdım.
متفاجىء لأنك استغرقت الكثير من الوقت حتى وثقت بي

Rekabetçi yönün varken, bu seferkini Lois'e vermene şaşırdım. Ha !
اتعرفى.رغم خططك التنافسية انا متفاجىء لخسارتك امام لويس؟

Boşanma sırasındaki tavrını göz önüne alırsak evet, şaşırdım.
بالنظر إلى سلوكه خلال الطلاق نعم، أنا متفاجىء

Ofise bu kadar yaklaşmasına çok şaşırdım.
أنا متفاجىء بكونه إقترب لهذه المسافة من مكتب التحقيقات الفيدرالي

Döneli üç hafta oldu. Bilmediğine şaşırdım.
لقد عدنا منذ 3 اسابيع انا متفاجىء انك لم تعرف

Tüm öğleden sonrayı birlikte geçirmemize izin vermesine şaşırdım.
أنا متفاجىء أنَّه سمحَ لي بالبقاء معكِ طوال فترة ما بعد الظهر.

Ortadan kaybolduğuma şaşırdın mı?
حسنا هل كنت متفاجىء بأنني اختفيت؟

Hala John Sacrimoni'nin yerine birisinin geçmemesine şaşırdın mı?
هل أنت متفاجىء لعدم وجود وريث لـ(جون ساكريموني) حتى الآن؟

- Aradığıma şaşırdın mı?
هل أنت متفاجىء بسماعك هذا؟

Hala yaşaması bile beni şaşırttı.
أنا متفاجىء, أنه لا زال على قيد الحياه

şaşırmış gibi davranma.
لا تمثل أنك متفاجىء

Bunlardan birine sahip olmana şaşırmadım.
أنا لستُ متفاجىء أن لديّك واحد من هذه

Hayır. Sadece, böyle bir yeri seçmen süpriz oldu.
كلا ، أنا فقط متفاجىء لإختيارك هذا المكان