| Öldüğünü öğrendiğimde aklıma gelen ilk şey "Babamı aramalıyım" olmuştu. | Open Subtitles | عندما علمت انكِ متِ أول شيء فكرت فيه هو أنه يجب على أن أتصل بأبي |
| Senin Öldüğünü sandığım o gece, yani... gözümün önünde öldün sandım. | Open Subtitles | في تلك الليلة التي ظننت أنك متِ أعني ظننت أنك متِ أمام عيني |
| Alzheimer başladığında, Öldüğünü düşündüğünü biliyorum. | Open Subtitles | أعرف أنكِ تظنين أنكِ متِ عند اصابتكِ بالزهايمار |
| - Ama sen görüyorsun, sen de mi öldün? - Hayır. | Open Subtitles | لقد متِ ذلك اليوم و هذا هو سبب عدم تمكن أحد من رؤيتكِ أو سماعكِ |
| Römork parkında oyun şovları izleyerek tek başına öldün. | Open Subtitles | متِ وحيدةً في مقطورة الحديقه أثناء مشاهدتكِ لبرامج الألعاب |
| Yani ölürsen, onun eline, yaklaşık yüz milyon mu geçecek? | Open Subtitles | .. إذن لو متِ سيحصل على مائة مليون دولار؟ |
| Sen Mars'ta öldüğün için insanlarını galaksiye ulaştırır. | Open Subtitles | هي تأخذ الناس الى المجرات لأنك متِ على المريخ |
| Bilmiyorum sana söylediler mi, ama sen... kocam seni geri getirmeye çalışırken bir iki saniyeliğine ölmüştün. | Open Subtitles | .. لا ادري ان قالو لكِ انكِ متِ لثواني أثناء ماكان زوجي يسعفك |
| Bir defa Öldüğünü söylediğinde ne demek istemiştin? | Open Subtitles | عندما قلتي أنكِ قد متِ بالفعل مرة.. ما الذي كنتِ تعنيه بهذا؟ |
| Cha Joon Young her zaman o yangında Öldüğünü düşündü. | Open Subtitles | تشا جون هيونغ كان يعتقد انكِ قد متِ فى ذلك الحريق |
| Ethel teyze! Veta Louise Simmons, Öldüğünü sanmıştım. | Open Subtitles | "العمة "إيثيـل فيتـا لويـس سيمونـس" أعتقدت بأنكِ متِ" |
| Öldüğünü sandım. Ya sen neredeydin, "seyahatte"! | Open Subtitles | ظننت انكِ قد متِ وتقولين أنكِ كنت "تسافرين" |
| Yüce Ruh'a şükürler olsun. Öldüğünü sanıyordum. | Open Subtitles | .شكراً للاجداد, لقد اعتقدت انك متِ |
| Yani Öldüğünü sanmama göz yumdun. | Open Subtitles | إذاً فقد تركتيني أظن أنكِ قد متِ فحسب؟ |
| Senin iyi bir şey için çabalarken Öldüğünü sandım. | Open Subtitles | إعتقدت أنكِ متِ و أنتِ تفعلين عمل بطولى |
| öldün sanmıştım. Hâlâ yaşıyorsun. | Open Subtitles | .إعتقدت بأنكِ قد متِ و لكنكِ لازلتِ على قيد الحياة |
| Sadece seninkiler! Sen öldün Laura, ama problemlerin hâlâ burada. | Open Subtitles | لقد متِ يا "لورا" ولكن مشاكلك لا تزال قائمة. |
| Söylediklerine göre rüyanda ölürsen, gerçek hayatında da ölürmüşsün. | Open Subtitles | يقولون بأنه إن متِ بأحلامكِ فإنكِ تموتين في الحياة الواقعية |
| İskoçya'ya, evimize döndüğümde Ya sen hata yaptığın için Ya da öldüğün için geleceğim. | Open Subtitles | عندما أعود إلى أسكوتلندا ، بيتنا سيكون من السهل على ، لانكِ قد فشلتِ او انكِ قد متِ |
| 30 yıl önce şeytanî bir ağaç tarafından tecavüz edildikten sonra ölmüştün. | Open Subtitles | لقد متِ بعدما ضربكِ فرع بواسطة شيطان قبل 30 عاماً |
| Ama sen ölünce eski eşyalarını bir daha vermedi hem de yalvarmama rağmen. | Open Subtitles | و لكن عندما متِ لم تعد تعطيني اشياءك حتى وان توسلت اليها |