O'na bir delikte yer ayrıttım, bir muhabire de Waldorf'a doğru yola çıktığını sızdırdım. | Open Subtitles | حجزتُ له في فندق "وستر"، و سرّبتُ لصحفي اشاعات أنه متّجه إلى فندق "ويلدروف" |
O'na bir delikte yer ayrıttım, bir muhabire de Waldorf'a doğru yola çıktığını sızdırdım. | Open Subtitles | حجزتُ له في فندق "وستر"، و سرّبتُ لصحفي اشاعات أنه متّجه إلى فندق "ويلدروف" |
Ronan'ın elinde Sonsuzluk Taşı adında bir şey olduğunu ve Xandar'a doğru geldiğini söylüyor. | Open Subtitles | قال أنّ (رونان) يمتلك شيئاً يدعى "الحجر اللامتناهي" وهو متّجه إلى "زاندار" |