"مثل محاولة" - Traduction Arabe en Turc

    • çalışmak gibi
        
    • benzer
        
    Bir doktor şöyle demişti; göğsünde bir fil otururken nefes almaya çalışmak gibi bir şey. TED انها في الاساس مثل محاولة التنفس ، كما قال طبيب في حين وجود فيل واقفٌ على صدرك
    Bir yük trenini uçurmaya çalışmak gibi şeydi, anladınız mı? Open Subtitles حسنا.. ذلك مثل محاولة الطيران بقطار بضائع حسنا؟
    Macarena'nın sözleriyle şarkı söylemeye çalışmak gibi. Open Subtitles لا يستطيعون تقليد اللغة بسهولة انها مثل محاولة غناء كلمات الماكارينا
    Aynen schpupel şampiyonu Fjurg Van Der Ploeg'i 'schpupel' maçında yenmeye çalışmak gibi bir şey. Open Subtitles إنها مثل محاولة هزيمة بطل لعبة شبوبل فيروق فان دير بليوق في لعبة الشبوبل
    Einstein'ın izafiyet teorisini bir maymuna açıklamaya çalışmasına benzer. Open Subtitles مثل محاولة آينشتاين لتوضيح النسبية إلى مينكي
    Yaptığın bir arabayı elle kaldırmaya çalışmak gibi. Kıpırdama, yeter. Open Subtitles مثل محاولة رفع سيارة بالضبط ابقي هادئة فحسب
    Sanki birisinin sayfalarını yırtıp durduğu bir kitabı okumaya çalışmak gibi. Open Subtitles انها مثل محاولة قراءة كتااب و شخص ما يقوم بـأقتلاع الصفحاات ..
    İki köpeği bir küvette yıkamaya çalışmak gibi. Open Subtitles إنه مثل محاولة إبقاء كلبان في حوض إستحمام
    Zamanımı geçirebileceğim daha iyi şeyler var, beni soktuğu bataklıktan çıkmaya çalışmak gibi. Open Subtitles لدي أشياء أفضل لأقضي وقتي بها مثل محاولة نهوضي من الجحيم الذي القتني هي به
    Birincisi, yiyeceğin yüzey dünyasından damlamasını beklemek, 1000 yıl önceki bir piknikten arta kalanları yemeye çalışmak gibi. TED الأولى تكون بانتظار الغذاء أن ينساب من فوق سطح الأرض، مثل محاولة التغذي على فضلات طعام متبقية من رحلة ترفيهية كانت منذ ألف عام.
    Çıplak elle duman yakalamaya çalışmak gibi. Open Subtitles مثل محاولة الامساك بالدخان بيدك المجردة!
    Tıpkı bir kediyi kanepeden kaldırmaya çalışmak gibi. Open Subtitles مثل محاولة إبعاد قطة عن الأريكة
    MI6 veritabanına girmeye çalıştım, ancak bu Karpinsky paradoksunu çözmeye çalışmak gibi bir şey.. Open Subtitles حاولت إختراق الحاسب الرئيسي للمخابرات البريطانية لكن هذا مثل محاولة حل مفارقة "كاربنيسكي"
    Tüm hayatı boyunca kör olan birine renkleri anlatmaya çalışmak gibi bir şey bu. Open Subtitles إنها مثل محاولة الشرح عن الألوان... لشخص أعمى طول حياته
    Bu, rüzgârı ya da güneşi kontrol etmeye çalışmak gibi bir şey. Open Subtitles إنها مثل محاولة التحكم بالرياح أو الشمس
    Sislerin içinden görmeye çalışmak gibi. Open Subtitles مثل ... مثل محاولة الرؤية خلال الضباب
    Amcamın katilini bulmaya çalışmak gibi mi? Open Subtitles مثل محاولة أيجاد قاتل عمي؟
    Dumanı yakalamaya çalışmak gibi. Open Subtitles مثل محاولة الامساك بالدخان
    Amcamın katilini bulmaya çalışmak gibi mi? Open Subtitles مثل محاولة أيجاد قاتل عمي؟
    Bizi bulmaya çalışacaklar ama sinyal olmadan, filin kıçında pire aramaya benzer. Open Subtitles فرق الإنقاذ ربما يحاولون إنقاذنا ، لكن بدون مكان مرتفع تكون مثل محاولة إيجاد برغوث على مؤخرة فيل
    Bizi bulmaya çalışacaklar... ..ama sinyal olmadan, filin kıçında pire aramaya benzer. Open Subtitles فرق الإنقاذ ربما يحاولون إنقاذنا ، لكن بدون مكان مرتفع تكون مثل محاولة إيجاد برغوث على مؤخرة فيل

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus