| Bir şeyleri kaybetmekten nefret ederiz, çok riskli olmasalar bile. | TED | نكره خسارة الأشياء، حتى إذا لم تنطو على مخاطرة كبيرة. |
| çok riskli. Eğer Isaiah işe yaramazsa işi berbat ederiz. | Open Subtitles | مخاطرة كبيرة ، أذا ايزياه لم يتامر ضده فنحن مفضوحون |
| çok riskli. Devam filmleri hemen her zaman hayal kırıklığıdır. | Open Subtitles | هناك مخاطرة كبيرة دائماً ما تكون الاجزاء التاليه مخيبة للأمل |
| Bu akşam seninle görüşerek çok büyük risk altına girdim. | Open Subtitles | كيف ذلك ؟ لقد تحملت مخاطرة كبيرة بلقائك هذه الليلة |
| Ama bu yaşta sokaklarda yaşananlarla yüzleşmeleri büyük bir risk efendim. | Open Subtitles | لكن مواجهة ما في الخارج بإعمارهم تلك مخاطرة كبيرة يا سيدي |
| İş çok riskli ve sen ortak istemiyorsun. | Open Subtitles | إنها مخاطرة كبيرة جداً وأنت لا تريد شراكة |
| Bu çok riskli. Anladım. | Open Subtitles | هذه مخاطرة كبيرة لأنهما تعرضا للتنصت من قبل |
| çok riskli, deyip reddettiler. | Open Subtitles | ظنوا أنها مخاطرة كبيرة جدا ورفضوا القيام بذلك |
| Belki ama Ludwig'in bürosuna izinsiz girmek çok riskli. | Open Subtitles | ربما لكن إقتحام مكتب لودفيج مخاطرة كبيرة |
| Bu çok riskli Buy başkan.İkinci görüşmeye kadar neden beklemiyoruz? | Open Subtitles | إنها مخاطرة كبيرة يا سيدي الرئيس لِمَ لا ننتظر إلى الولاية الثانية؟ |
| - Eğer harekete geçeceksek şimdi geçmeliyiz. - çok riskli. | Open Subtitles | إذا وجب علينا الرد، فيجب أن نرد الآن إنها مخاطرة كبيرة |
| Onunla görülmenin çok riskli olduğunu söylemişti. | Open Subtitles | لقد قال أنها ستكون مخاطرة كبيرة إن شُوهِدتِ معه |
| Başka bir olaya karışmamalısınız. Bu çok riskli. | Open Subtitles | ويجب ألاّ تعبثوا بأي شيء آخر فهذه ستكون مخاطرة كبيرة |
| çok riskli, kaçırırsak başka hiçbir olanağımız yok. | Open Subtitles | هذه مخاطرة كبيرة. لو أخفقنا، لن يتبقى لنا أي شيء. سأترك قاذف الحبل معك. |
| Her taraf için de güzelliğe doğru bir adım büyük risk içerir. | TED | و لكلانا الخطوة الأولى تجاه الجمال تتضمن مخاطرة كبيرة |
| Onun etrafında olmak büyük risk tabi ki ama..aşk da böyle bi çılgınlık | Open Subtitles | لقد كانت مخاطرة كبيرة لها بالتأكيد. لكن الشخص يقوم بأشياء مجنونة للحب. |
| Günün ortası ve son derece kalabalık bir yer tetikçi için çok büyük risk barındırıyor. | Open Subtitles | مكان عام جدا يوجد مخاطرة كبيرة جدا للمطلق |
| Ama büyük bir risk alarak onun yanına konuşmaya çıkan adamın kimliğini biliyoruz. | Open Subtitles | لكننا الآن تعرفنا على هوية الرجل الذى يتحدث إليه فى مخاطرة كبيرة |
| Bu büyük bir risk olur. | Open Subtitles | هناك مخاطرة كبيرة فى ذلك ماذا لو تكلموا ؟ |
| büyük bir risk olduğunu biliyorum ama şu ana kadar yaptığımız herşey riskti. | Open Subtitles | حسناً أعرف أن هذه مخاطرة كبيرة لكن كل ما قمنا به كان مخاطرة كبيرة. |
| Bu şekilde buluşmak bizi büyük riske sokuyor. | Open Subtitles | تواصلنا هكذا يضعنا في مخاطرة كبيرة |
| Bir kaçak için, tıbbi yardım almak büyük bir risktir. | Open Subtitles | كهارب تلقي عناية طبية مخاطرة كبيرة |
| Tabii bu durum biraz riskliydi. | Open Subtitles | بالطبع كانت العودة للشاحنة ووضع القنبلة الأخرى مخاطرة كبيرة |
| Tabii ki bu oldukça riskli bir öneri ve işte bu yüzden yatırım sağlamak oldukça zor fakat ilk yaklaşım olarak öneri bu. | TED | و بطبيعة الحال تعتبر مخاطرة كبيرة, و لذلك يصعب الحصول على تمويل, لكن كمقاربة أولى فهذا هو الإقتراح. |
| Ve Thane daha fazlasını biliyorsa, ki bizce öyle, çok riskli olur. | Open Subtitles | و ان كان ثاين يعرف أكثر مما نظن,فتلك مخاطرة كبيرة |