| Ama o zaman ciddi bir... uyuşturucu bağımlısı olduğunu öğrendik.. | Open Subtitles | و لاحقاً تم إكتشاف إنها مدمنة على البربيتوريت و الكوكاين. |
| Uyuşturucu bağımlısı ve dört aylık hamile. | Open Subtitles | إنها مدمنة على المخدرات وهي حامل في الشهر الرابع |
| Annem beni buraya uyuşturucu bağımlısı olduğu için gönderdi. | Open Subtitles | أرسل لي أمي هنا ل فهي مدمنة على المخدرات سخيف |
| Ben bir haber bağımlısıyım. Ne yapacaksın? | Open Subtitles | أنا مدمنة على الصحافة، هل بيدك حيلة ؟ |
| Uyuşturucu bağımlısıyım. | Open Subtitles | أنا مدمنة على المخدرات |
| Söylediğim şeylerin birisi tarafından önemsenmesinin bağımlısı oldum. | Open Subtitles | أصبحت مدمنة على قول أشياء و فعلها مع شخص ما. |
| Hayır, senin gibi abur cubur bağımlısı olmayacağım. | Open Subtitles | لا، لن أصبح مدمنة على المأكولات السريعة مثلك |
| 12 yıl kadar önce, alkol bağımlısı haline geldim. | Open Subtitles | حينما بلغت 12 من عمري أصبحت مدمنة على الخمر |
| Kardeşimi uyuşturucu bağımlısı yapıp öldürdü. | Open Subtitles | وجعلها مدمنة على المخدرات وبعدها قتلها فأجل، أنا أكرهه |
| Kendisi asabi, uyuşturucu bağımlısı bir yamyamdı. | Open Subtitles | لقد كانت مدمنة ، مدمنة على أكل لحوم البشر |
| Chance ailesinin yasa dışı spor bahislerinin bağımlısı olduğunu söyleyebilir misiniz? | Open Subtitles | هل تستطيعين القول أن عائلة تشانس كانت مدمنة على المقامرة غير القانونية ؟ |
| Şuan Jules bana çok kızgın, ve bende nikotin sakızı bağımlısı oldum. | Open Subtitles | الآن جولز جدا غاضبة مني وأنا صرت مدمنة على علكة النيكوتين |
| Ama istersen, benim laboratuvarda kaybedecek hiçbir şeyi olmayan kokain bağımlısı bir sürü maymun var. | Open Subtitles | و لكن اذا اردتى فلدى مختبر ممتلأ بقرود مدمنة على الكوكايين و ليس لدى شئ لأخسره |
| Uyuşturucu bağımlısı ve sahtekar falan diyordun. | Open Subtitles | أنها كانت مدمنة على المخدرات وفنانة خادعة. |
| Size ayrıcalıklarımı alabilmek için bir şeyin bağımlısı olduğumu söylemem gerekiyormuş gibi hissediyorum ama öyle olursa uydurmuş olurum. | Open Subtitles | أشعر أنه عليّ إخباركم بأني مدمنة على شيء ما لأحصل على أمتيازاتي ولكني سأصطنع هذا الأمر |
| Annem kokain bağımlısı yani o yüzden hayatımın çoğunda kendimi yetiştirdim. | Open Subtitles | ووالدتي مدمنة على الكوكايين. لذا اعتمدت على نفسي معظم حياتي |
| Ya senin üzerinde uzmanlaşacaktım ya da pembe dizi bağımlısı olacaktım. | Open Subtitles | حسناً , كان إما أن اتخصص فيكِ أو اصبح مدمنة على المسلسلات الراديوية |
| -Jace, ben yin fen bağımlısıyım. | Open Subtitles | -جايس"، أنا مدمنة على الـ"يين فين" ". |