| Tehlikenin üstüne gidip dilini koparıp kulağını çeker... suratımı Komik şekillere sokarım. | Open Subtitles | واستيقظ فوق الخطر واشده الى اذنى واسخر منه واجعل منه وجوه مضحكه |
| Mike Tyson'ın yanına yaklaşıp Komik konuştuğunu söylesek? ! | Open Subtitles | لم لا نذهب أيضا للملاكم مايك تايسون و نقول له أن يتحدث بطريقه مضحكه |
| Çok komiksin. komedi Central gibi. | Open Subtitles | انكٍ مضحكه كمركز الكوميديا المضحك مهلاً |
| Çok komiksin valla Will. | Open Subtitles | أنت فقط مضحكه , حسناً |
| komikti, ama kimse gülmedi. Unut gitsin. | Open Subtitles | انها مضحكه ولكن أحداً لم يضحك انسى الأمر |
| Asitde Breaking Bad gibi, ama komiktir. | Open Subtitles | سيبدو مثل بريكنك باد نوعا مل ولكن بطريقه مضحكه |
| Alman subayın bizimle İngilizce konuşması tuhaf. | Open Subtitles | مضحكه جدا الطريقه التى يتحدث بها الضابط الالمانى انه يتحدث الانجليزيه |
| Sizinle buluşmanın Eğlenceli olmayacağını iddia edemem ama bazı espriler gülünemeyecek kadar kötü. | Open Subtitles | لا اعني ان لقاءك قد لا يكون مسلياً ولكن بصراحه بعض المزحات تكون اكثر وضوحا من ان تكون مضحكه |
| "Erkeklerin içindeki hayvan" teoriniz inanılmaz Komik. | Open Subtitles | نظريتك عن الرجل و الحيوان الذى بداخله مضحكه جدا |
| Jerry, bahsettiğin bebeği gördüm. Hiç Komik değildi. | Open Subtitles | جيري لقد رأيت الدميه التي اخبرتني بها ليست مضحكه |
| Bu çok daha Komik Bak, başını öne eğerek selam veriyor ve çok cici bir şapkası var. | Open Subtitles | هذه الدميه مضحكه اكثر انظر لديها ربطه عنق معقوده وقبعه صغيره جميله |
| - Komik bir durum oldu... Bilim bir disiplindir. | Open Subtitles | لم تكن تقوم بواجباتك هذه قصه مضحكه ترون العلم هو الانضباط |
| Her zaman kız arkadaşın gibi komiksin. | Open Subtitles | أنت مضحكه كصديقتكَ. |
| Evet, çok komiksin. | Open Subtitles | نعم , انت مضحكه جدا |
| Carrie gibi komiksin ama Samantha'ya benziyorsun. | Open Subtitles | أتعلمين بأنكِ مضحكه حقًا , لأنكِ تشبهين (كاري) |
| komikti, ama kimse gülmedi. | Open Subtitles | انها مضحكه ولكن أحداً لم يضحك انسى الأمر |
| komikti. Dün tekneler hakkında birşeyler okudum. | Open Subtitles | لقد كانت مضحكه في الحقيقة لقد كنت أقرأ عن القوارب بالأمس |
| Seksi Psikopat Çeteler, her zaman komiktir. | Open Subtitles | النكت الجنسية البصرية دائما مضحكه |
| Aslında tuhaf bir olay. Tüm bunların sebebi, aydınlanma yaşamam. | Open Subtitles | فى الحقيقه, قصه مضحكه نوعاً ما السبب أنه كان عندى عيد الظهور |
| Tamam. Teşekkürler, görüşürüz. Eğlenceli bir bilgi: "Ohio" ismi Iroquois kelimesi "ohi-yo"dan gelmiştir ve anlamı "güzel nehir"dir. | Open Subtitles | حسناً شكرا الى اللقاء وحقيقة مضحكه اسم "أوهايو" تنبع |
| "Öneri altıncı öğeyi içerdi, çiftartı düşüncesuçunun gülünç sınırları... "İptal, stop. | Open Subtitles | "أقترح إحتواء العنصر السادس على مقاربه (مضاعفه متفوقه) مضحكه على الإجرام الفكري |
| Evet. Maris'le birbirimize aldığımız komedi amaçlı hediyelerden biri. | Open Subtitles | نعم , أنا و ماريس كان علينا تقديم هدايا عفويه مضحكه |
| Bizim de aklımıza böyle komikli bir şey geldi. | Open Subtitles | قمنا باختراع القاب مضحكه للجميع |