| Benim için de oldukça küçük düşürücüydü, o türden insanlarla uğraşmağa alışık değilim. | Open Subtitles | كان اذلالاً لي ايضا انا لست معتادة على التعامل مع أناس من صنفه |
| Kovboy filmlerini sevdiğimi itiraf etmeye alışık değilim. | Open Subtitles | حسناً ، أنا لست معتادة على الاعتراف لكني أحب الافلام الغربية |
| Silahlı, kocaman adamlarla bir dolu bir odada tutulmaya alışkın değildim. | Open Subtitles | لم أكن معتادة على التواجد في غرفة مع رجال ضخام مسلّحين |
| Buna alışkın değilim. Buna hazır değilim. | Open Subtitles | و أنا لست معتادة على ذلك ولست جاهزة لذلك |
| Ben aşağılanmaya alışkınım. Ama bu kadar büyük bir kalabalığın önünde değil. | Open Subtitles | أنا معتادة على المذّلة ولكن ليس أمام جمع كبير كهذا. |
| Söyle bana, ilmihallere aşina mısın? | Open Subtitles | أخبريني، هل أنت معتادة على الديانة المسيجية؟ |
| kız kardeşim, kız arkadaşım ve kesinlikle yeğenim duymasın. Ben bu tanıdık acıya alıştım. | TED | أنا معتادة على هكذا إيذاء مألوف، ولكن سأقوم بأي شيء يمكنني القيام به لكي أحمي الأشخاص الذين أحبهم منه. |
| Bankada saatlerce çalışmaya alışığım ya. | Open Subtitles | انا معتادة على هذه الساعات الطويلة فى البنك |
| Belki biraz geri kafalıyım, ama şehir hayatına pek alışamadım. | Open Subtitles | قد اكون قديمة التفكير , ولكنى غير معتادة على الحياة فى المدينة |
| Ana buna alışık. O iyi kalpli bir ihtiyar. | Open Subtitles | أنيزكا معتادة على فعل هذا الشيء، إنها عجوز جيدة |
| Tüm olanlar için üzgünüm. İçmeye alışık değilim. | Open Subtitles | يؤسفني ذلك، ولكنّني غير معتادة على الشراب |
| Barones ellerini kirletmeye alışık değildir. | Open Subtitles | فإن البارونة ليست معتادة على إتساخ يديها |
| Geceleri mutfakta ayak sesi duymaya alışık olman lazım. | Open Subtitles | لابد أنك معتادة على سماع خطوات في المطبخ في ساعة متأخرة من الليل |
| Çığırından çıkan işlere alışık değilim. | Open Subtitles | انا لست معتادة على ان علاقاتى الغرامية تنجح |
| Bilmediğiniz kurumlardan binlerce dolarlık yardımlar almaya alışkın mısınızdır? | Open Subtitles | هل أنت معتادة على استقبال هدايا مجهولة بقيمة ألف جنيه من الجمعيات الخيرية؟ |
| O buna alışkın. Biz heyecandan ölüyoruz. | Open Subtitles | إنها معتادة على كل ذلك نحن ينتابنا الحماس |
| Kız arkadaş muamelesine alışkın değilim, arada bir olabilir-- | Open Subtitles | و انا لست معتادة على ان أكون الحبيبة معك, و الذي لا بأس به بين فترة و أخرى. |
| Erkek kuzenlerim ve kardeşlerim var. Böyle şeylere alışkınım. | Open Subtitles | و هناك العديد من الأخوة و الأقارب الذكور لذا، فأنا معتادة على هذه اللعبة |
| Doktor, jüri uzmanlık alanınıza aşina değildir bu yüzden, basit bir soru soracağım. | Open Subtitles | الطبيب، هيئة المحلفين قد تكون غير معتادة على بيئة تجاربك، لذا سأسئل أسئلة بسيطة. |
| Dediklerimi her zaman kelimesi kelimesine almamalısın. Buna alıştım. | Open Subtitles | يجب أن لا تصدقينني دائماً أنا معتادة على هذا |
| Ben kahramanlığı açıkça görülebilen kadınları oynamaya alışığım. | Open Subtitles | إننى معتادة على تمثيل أدوار أكثر النساء بطولة علنية |
| Az önce birini öldürdüğüm düşüncesine tam alışamadım, eğer sorduğun buysa, fakat işimi yapabiliyorum. | Open Subtitles | لست معتادة على فكرة أني قتلت أحدهم للتو، إن كنت تسأل عن هذا ولكني أقوم بعملي |
| Söylemek istediğim; ben belli bir hayat tarzına alışmış bir insanım ve sen de kendi potansiyeline erişirsen- | Open Subtitles | كل ما أقوله هو أنني أصبحت معتادة على نوع معين من الحياة ولو أنك فقط تبذل جهدا بقدر إمكانياتك |
| - Eskiden bizimle yerdi. - Belki bu sabah aç değildir. | Open Subtitles | لقد كانت معتادة على تناول الطعام معنا ربما ليست جائعة هذا الصباح |
| - Alıştın artık. | Open Subtitles | أنت معتادة على هذا |
| Lynette Scavo işlerini kimseden yardım almadan yapmaya alışmıştı. | Open Subtitles | لينيت سكافو كانت معتادة على فعل الامور دون مساعدة |
| Babanın hayatına girip çıkmasına alışkınsın biliyorum. | Open Subtitles | أعلم أنك معتادة على دخول والدك و خروجه من حياتك |
| Gecenin ikisinde sarhoş erkekleri evime almak gibi bir alışkanlığım yoktur. | Open Subtitles | لست معتادة على السماح لرجال مخمورين بالدخول لمنزلي عند الساعة الثانية صباحاً |
| Bak, sen erkeklerin ilgi odağı olmaya çok alışmışsın. | Open Subtitles | اسمعي، أنتِ معتادة على كونك محور اهتمام الرجال |