"معك قبل" - Traduction Arabe en Turc

    • önce seninle
        
    • önce sizinle
        
    Birader, hey birader, dostum. Her hangi bir şey çekmeden önce seninle konuşabilir miyim? Open Subtitles يا أخ ، يا أخ ، يا رجل هل يمكنني التحدث معك قبل أن تصور شيء آخر؟
    Sadece kiliseye bir şey geldi. Polisten önce seninle konuşmak istedim. Open Subtitles حصل أمر ما في الكنيسه ، وأردت أن أتحدث معك قبل أن أتصل بالشرطه
    Biz... sen Miami'ye gitmeden önce seninle olabildiğince vakit geçirmek istedik. Open Subtitles نحن فقط اردنا ان نقضي اكبر وقت ممكن معك قبل رحيلك الي ميامي
    Planlanandan önce sizinle konuşmaları gerekiyormuş. Tamam. Open Subtitles قالوا أنهم يرغبون بالتحدث معك قبل جدولك.
    Evet, ama öldürülmeden hemen önce sizinle buluşmuştu, değil mi? Open Subtitles أجل , ولكنّه كان بإجتماع معك قبل أن يتم قتله مُباشرةً ، صحيح؟
    - Onu itham etmeden önce seninle konuşmak isteyeceklerdir. Open Subtitles أنا أعلم أنهم يريدون التكلم معك قبل أن يوجهوا له التهمة
    Geri aramadan önce seninle konuşmak istedim. Open Subtitles وأريد أن أتحقّق من الأمر معك قبل معاودة الاتصال به
    Her şey değişmeden önce seninle vakit geçirmeyi istiyorumç Open Subtitles اود ان امضي بعض الوقت معك قبل ان يتغير كل شيء
    Fransız, ayrılmadan önce seninle konuşmam lazım. Open Subtitles "فرينشي" هناك بعض الأشياء أريد التحدث عنها معك قبل أن أرحل
    - Gitmeden önce seninle biraz konuşmak isterdim. - Evet,evet. Ben de öyle. Open Subtitles أنا أودّ أن أتحدّث معك قبل أن تذهب - نعم ، وأنا أودّ ذلك أيضاً -
    Birileri incinmeden önce, seninle konuşmak istedim. Open Subtitles l فقط أريد الكلام معك قبل أن يتأذّى شخص ما!
    Charlotte PDF dosyasını almış ve göndermeden önce seninle beraber bazı ifadelerin üzerinden geçmesi gerekiyormuş. Open Subtitles حصلت "شارلوت" على" بي دي أف" وهي بحاجة لمراجعة بعض الكلمات معك. قبل أن ترسله للخارج.
    Şehirden ayrılmadan önce seninle konuşmayı umuyordum. Open Subtitles كنت آمل التحث معك قبل مغادرة البلاد
    Gitmeden önce seninle konuşmak istiyor. Open Subtitles إنه يتوق للتحدث معك قبل أن يغادر.
    Konuşmasını yapmadan önce seninle konuşmak istiyor. Open Subtitles يريد الجلوس معك قبل أن يُلقي خطابه.
    Sharon Solarz yakalanmadan önce sizinle bağlantıya mı geçti? Open Subtitles حسنا , هل شارون سولارز تواصلت معك قبل ان يتم اعتقالها؟
    Hasta ameliyattan önce sizinle konuşmak istedi. Open Subtitles هأنت ذا, أيها الطبيب أراد المريض أن يتحدث معك قبل إجراء العملية,
    Ajan Anderson, diğerlerini bilgilendirmeden önce sizinle özel olarak konuşmalıyım. Open Subtitles العميل (أندرسن)، أود الحديث معك قبل أن أتحدث مع الآخرين
    Ayrılmadan önce sizinle konuşmak istedim. Open Subtitles أردت فقط أن أتكلم معك قبل مغادرتنا
    Bir saat kadar önce sizinle bir randevum vardı. Çok meşgulüm. Seninle konuşamam. Open Subtitles ـ كان لديّ موعد معك قبل حوالي ساعة ـ لا يمكنني التحدث معك، أنا مشغول جداً!
    Gitmeden önce sizinle bir konu üzerinde... konuşmak istiyordum. Open Subtitles أردت مناقشة أمر معك قبل ذهابي

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus