"مع زجاجة" - Traduction Arabe en Turc

    • Bir şişe
        
    Bir şişe Whitbread birası size enerji ve neşe verecek. Open Subtitles مع زجاجة من بيرة ويتبريد سوف تعطيك حيوية وسوف تعطيك بهجة
    Haydi gel, günahımın kefaretini omlet ve Bir şişe güzel şarapla ödeyeyim. Open Subtitles دعنا نُكفّر عن خطيئتى ببيض اومليت مع زجاجة من... ا نبيذ معتق
    Pekâlâ. Tavşan alalım öyleyse ve ufak Bir şişe Bordeaux. Open Subtitles جيد، سوف نطلب الأرنب مع زجاجة نبيذ بوردو
    Bir akşam Bir şişe içkiyle sana geleyim, oturup konuşalım. Open Subtitles يجب أن آت في أحدى الليالي مع زجاجة شراب ونجلس أنا وأنت للتكلم سوية
    Hayır, ona Bir şişe şarapla gitmek istiyordun. Onu becermek istedin. Open Subtitles لا, أنت أردت الذهاب إليها مع زجاجة نبيذ لكي تضاجعها
    Bir elimde Bir şişe şarapla diğerinde sutyenim. Open Subtitles مع زجاجة من النبيذ في يد واحدة ، وحمالة صدر لي في الآخر.
    Onu Bir şişe şarapla Montauk'a götürürdüm ve kumsalda ateş yakıp uyurduk. Open Subtitles تعرفين, مع زجاجة نبيذ. وسنقوم بإشعال النار وننام على الشاطئ.
    Yanında Bir şişe Cheval Blanc 1947 iyi gider. Open Subtitles والتي ستكون مناسبة جدا مع زجاجة نبيذ شيفال معتق من عام 1947
    Absinthe'ten önce seni 97 yılından kalma Bir şişe Bollinger ile gördüğümü hatırlıyorum ve gecenin sonunda da Martini içiyordun. Open Subtitles حسناً ، قبل الشراب المسكر ؟ أتذكر رؤيتكِ مع زجاجة من خمر بولنجر 97 في وقت ما
    Ve daha fazla tantana etmeden... Bir şişe Merlot, makarna salatası, ve fındıklı şekerlemelerden oluşan beşinci sepete geçiyoruz. Open Subtitles ودون مزيد من اللغط إلى سلة النزهة رقم خمسة , مع زجاجة من ميرلوت
    Bir şişe şarapla buraya gelir şehrin üzerinden güneşin batışını izlerdim. Open Subtitles انا كنت اتي الى هنا مع زجاجة من النبيذ. لمشاهدة غروب الشمس على المدينة.
    Derken bir gece, Amy bana geldi... elinde Bir şişe burbon ve sevdiğim bir grubun kaçak konser kaydı vardı. Open Subtitles وفي تلك الليلة جاءت إلى منزلي مع زجاجة بوربن وأُسطوانة للفرقة التي أحبّها
    Orta koltukta aşırı pahalı küçük Bir şişe tekilayla altı saat geçirmeme neden oldu ama sonunda seviyeli ve kibirden uzak bir konuşma oldu. Open Subtitles استغرقني 6 ساعات في المقعد المتوسط مع زجاجة غالية من التاكيلا، لكنه متواضع وليس للتفاخر.
    Harper Avery Ödülü'nü kaybetseydim hastaneden kaçıp Bir şişe viskiyle yatağımda saklanırdım. Open Subtitles لو خسرت لتوي الـ"هاربر إيفري"، فسأتغيب، وأظل في فراشي مع زجاجة نبيذ.
    Mantıklı bir adamım. Bir şişe Woodford eşliğinde anlaşamadığımız noktaları çözerdik. Open Subtitles كان بوسعنا إزالة كلّ تلك الضغائن مع زجاجة من وودفورد
    Her akşam gün batımında Bir şişe şarapla gondola binip Büyük Kanal'da sürüklendik. Open Subtitles - مثل اللوحة كل ليلة عند الغروب نجلس في قارب البحيرة مع زجاجة من النبيذ ونطوف حول القناة الكبيرة
    Bir şişe tekila ve üç fıstıkla kendimi bir otel odasına kilitleyeceğim . Open Subtitles مع زجاجة من الخمر وثلاثة من المخنثين
    Yirmi ayak köprüden su bendine atlarken bir elimde Bir şişe Mateus Rose... Open Subtitles القفز لعشرين جسر القدم في هدار ، مع زجاجة من ماتيوس وارتفعت في يد واحدة...
    Bir şişe şarap eşliğinde? Open Subtitles مع زجاجة نبيذ ؟ وكنت تسجله أيضا ؟
    Ne kadar tuhaf bir tesadüf! Robin de Bir şişe şarap ve kredi notlarıyla birlikte buradan geçiveriyormuş. Open Subtitles هذه مصادفة غريبة "روبن" أيضاً كانت في الجوار مع زجاجة نبيذ وبطاقات الإئتمان

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus