| Aslında bizim iş alanımız her türlü Açıklanamayan fenomen. | Open Subtitles | في الحقيقة, مجال عملنا هو عن كل شيئ يتعلق بالظواهر الغير مفسّرة |
| Açıklanamayan domuz pastırması. | Open Subtitles | رائحة لحم خنزير مقدّد غير مفسّرة |
| Açıklanamayan darbeler kırık bahçe kapısı, yerinde olmayan bir sandalye. | Open Subtitles | طلقاتٌ غير مفسّرة... مجموعة أبواب فرنسية مُحطّمة وكرسيٌ بمكانٍ غير مكانه |
| Açıklanamayan kurşun izleri, bir kaç kırılmış kapısı, yerine ait olmayan bir koltuk. | Open Subtitles | طلقاتٌ غير مفسّرة... مجموعة أبواب فرنسية مُحطّمة وكرسيٌ بمكانٍ غير مكانه |
| Kusura bakma, Takashi, tüm saygımla şunu söylemek isterim ki ben mühendisim ve sorumlu olduğum bir santral civarında Açıklanamayan olgulardan hoşlanmam. | Open Subtitles | مع كامل الاحترام (والشرف يا (تاكاشي مع كامل الاحترام والشرف أنا مهندس ولا أحب وجود أمواج ترددية غير مفسّرة قرب مفاعل حيث أكون مسؤولًا |