| 56 yaşındaki sosyal görevli savcı kendi dairesinde ölü bulundu. | Open Subtitles | تمّ العثور على المحامي الملتزم اجتماعياً مقتولاً بالرصاص في شقته |
| Ev sahibiniz bu hafta ölü bulundu. Bunu biliyor muydunuz? | Open Subtitles | ،مؤجّر المنزل وجد مقتولاً هذا الأسبوع أكنت على دراية بذلك؟ |
| Evet, aynen öyle. ölü. Yoldan çıkartıldı ve öldürüldü. | Open Subtitles | نعم, صحيح, لقد وجدوه مقتولاً وإنتشلوا جثته من على جانب الطريق |
| - öldürülmüş birisini bataklığa atmaya çalışırken yakalanan sen değilsin. | Open Subtitles | أنت لَسْتَ الشخص الذي تقريباً أصبحَ مقتولاً هناك في المستنقعِ. |
| Kocanızı öldürdüğünden şüphelenilen bir kişi daha dün akşam ölü bulundu. | Open Subtitles | مشتبه به أخر في مقتل زوجك وجد مقتولاً أمس. |
| Evimde bulduğum ölü rusla hiç bir bağlantın olmadığına inanacağım. | Open Subtitles | سأقنع الناس أنه لا علاقة لك بذلك الروسي الذي وجدته مقتولاً في منزلي. |
| Tamam, iki hafta sonra apartmanında ölü bulunan bir fotoğrafçı için onu terk etti. | Open Subtitles | حسناً ، لقد تركته لمصوٍّر ما الذي وُجد مقتولاً بالرصاص . بشقته بعد أسبوعين |
| Kocası New York'ta ölü bulunmuş ve havaalanında gümrüktekiler tarafından bir sürü parayla ele geçirilmiş. | Open Subtitles | لقد عثر على زوجها مقتولاً في نيويورك و أمسك بها في المطار من قبل الجمارك و هي تحمل مبلغاً طائلاً |
| Bak, genç bir doktor Riverside Caddesi'nde ölü bulundu... | Open Subtitles | ,إنظري ..طبيب شاب وُجد مقتولاً في منطقة ضفة النهر |
| iç savasi baslatanlardan biri federal topraklarda ölü bulundu. | Open Subtitles | مُعاني إعادة تشريع حرب أهلية وُجد مقتولاً على أرضٍ فدرالية. |
| İki hafta önce Bay Ram l-GRlP'e bu çipi göstermek istedi ama onun yerine ölü cesedi bulundu. | Open Subtitles | ..عندما كان الدكتور رام يريد أن يقدم لمحة عن هذا القرص .. لجي ار اي بي وجدوه مقتولاً |
| İç savaşı başlatanlardan biri federal topraklarda ölü bulundu. | Open Subtitles | مُعاني إعادة تشريع حرب أهلية وُجد مقتولاً على أرضٍ فدرالية. |
| Bu sabah, bir mezarlığın otoparkında MIS Baş komiseri Choi ölü bulundu. | Open Subtitles | .. هذه الصباح فى موقف السيارات بالمقبرة تم العثور على المُراقب تشوي مقتولاً بالرصاص |
| Kocası gözlerinin önünde soğuk kanlılıkla öldürüldü ve sense hapse girmek üzereydin. | Open Subtitles | زوجها كان مقتولاً بدمٍ باردٍ ، أمام وجهها وأنتِ كنتِ علي وشك الذهاب للسجن من أجل هذه الجريمة |
| - Niye? Tanıdığımız biri bir kazada öldürüldü. | Open Subtitles | شخص ما الذي عَرفنَا أصبحَ مقتولاً في حادثِ. |
| Willow nehrinin yukarsında öldürüldü. Ama hiç kimse bunu kimin yaptığını öğrenemedi. | Open Subtitles | لقد وجدوه مقتولاً عند نهر "ويللو" ولم يعرفوا أبداً من الفاعـل |
| Sonra eve dönmüş ve orada silahla öldürülmüş şekilde bulunmuş. | Open Subtitles | لكنه عاد إلى المنزل وهناك عُثر عليه مقتولاً رمياً بالرصاص |
| O adamı şu katlı otoparkın üst katında öldürülmüş olarak bulduk. | Open Subtitles | لقد وجدناه مقتولاً في اعلى تلك الجولة في بناية وقوف السيارات |
| Vay be, ben de cinayet belasına bulaşacağım tek yer New York sanıyordum. | Open Subtitles | يارجل, لقد اعتقدت ان نيويورك هي المكان الوحيد سينتهي بي المطاف بها مقتولاً |
| öldürülen adam için çıkarılmış. | Open Subtitles | أخذتها على الرجل الذي اصبح مقتولاً |
| İşbirliği falan yapmıyordum, sadece adamın öldürülmesini görmek istemedim. | Open Subtitles | أنا لم أتعاون معك.. ولكني... لم أود أن أراهـ مقتولاً. |
| Amerikan konsolosluğu son derece nazikti, ancak ben onlara cinayete kurban gitmiş bir ceset konusunda bilgi verdim... | Open Subtitles | القنصلية الأمريكية كانت مهذبة، ولكن عندما أخبرتهم... بأنني رأيت جثته.. ، وبأنه كان مقتولاً... |
| Bataklıkta az daha öldürülüyor olan sen değildin. | Open Subtitles | أنت لَسْتَ الشخص الذي تقريباً أصبحَ مقتولاً هناك في المستنقعِ. |