| Okuduğumuz veya arattığımız bir konuyla ilgili reklamlar tarafından internette Takip edilme tecrübesini hepimiz yaşadık. | TED | جميعنا مررنا بتجربة أن تتم ملاحقتنا على شبكة الويب بواسطة إعلان بناءً على شيء قمنا بالبحث عنه أو قراءته |
| Bizi Takip etmelerini önleyecek bir yol bulmanızı istiyorum. | Open Subtitles | ما أريد فعله هو إيجاد سبيل لإبعادهم عن ملاحقتنا |
| peşimizden koşacağına, kendi eyaletinde... zavallıların hakkını koruyor olmalıydın. | Open Subtitles | كان عليك أن تبقى فى موطنك لحماية الفقراء , وليس ملاحقتنا |
| Öyle bir şey ki peşimizden gelmeye korkmalı. | Open Subtitles | أو أي شئ نستطيع أخذه يجعله خائفاً من ملاحقتنا. |
| Polisi ve orduyu, bizi köpek gibi avlamaları için peşimize takacaklar. | Open Subtitles | سيطلبون من الشرطة ومن الجيش ملاحقتنا مثل الكلاب |
| Biz her zaman iyi çalıştık zaten ilk kovalamacamızdan ilk davamıza kadar. | Open Subtitles | اقصد ، دائماً عملنا معاً بشكل جيد منذ ملاحقتنا الاولى الى قضيتنا الاولى |
| Bizi her yerde Takip edecek! | Open Subtitles | ،سوف يتم ملاحقتنا أينما ذهبنا وسوف نموت في نهاية المطاف |
| Havaalanından beri zaten Takip ediliyoruz, muhtelen senin gümrükçülerin süper polisi tarafından. Tanıdıkların olarak biliniyoruz. | Open Subtitles | تتم ملاحقتنا من قبل ضابط الجمارك ذاك فقد تم تمييزنا كمعارف لك |
| Sen bizi Takip ettiğin zaman yüzlercesini gördük. | Open Subtitles | عندما كنت تدعي ملاحقتنا لقد رأينا المئات منهم |
| Pekala, bu şüpheli ve korkunç görünümlü minibüsü neden Takip ettiğimizi bana açıklamanız gerekiyor. | Open Subtitles | عن سبب ملاحقتنا لهذة السيارة المشتبه بها يستحسن إن لم نخبرك |
| Curtis, Takip etmesini engelle! | Open Subtitles | كورتيس اجعله يتوقف عن ملاحقتنا |
| Acele etmeliyiz. Eminim o şeyler peşimizden geliyorlar. | Open Subtitles | يجب أن نسرع هذه الأشياء ستستمر في ملاحقتنا |
| Kayıp çocuklar peşimizden gelmek istiyor. Onları tarafımıza çekmemiz lazım. | Open Subtitles | يريد التائهون ملاحقتنا لذا علينا أنْ نلاحقهم |
| Koalisyon güçleri kendi topraklarımızda peşimizden gelmeye cüret edemez. | Open Subtitles | التحالف لن يستطيع ملاحقتنا على ارضنا |
| Polisi ve orduyu, bizi köpek gibi avlamaları için peşimize takacaklar. | Open Subtitles | سيطلبون من الشرطة ومن الجيش ملاحقتنا مثل الكلاب |
| Biz her zaman iyi çalıştık zaten ilk kovalamacamızdan ilk davamıza kadar. | Open Subtitles | اقصد ، دائماً عملنا معاً بشكل جيد منذ ملاحقتنا الاولى الى قضيتنا الاولى |