Tanrı Apophis, yeraltının derinliklerinde yükselen, bir zamanlar Goa'uld'a ait olan herşeyi yönetecek. | Open Subtitles | التى يعود فيها ربهم أبوفيس من أعماق العالم السفلى ليسيطر على كل ما كان يسيطر عليه الجواؤلد |
Buzulların derinliklerinde kaydedilen bu sesler, bir buzulun dağdan aşağı kayarkenki gıcırdama ve çatırdaması. | Open Subtitles | ، سُجّلت من أعماق الجليد هذه أصوات الأنهار الجليدية |
Kalbimin en derininden çok çok müteşekkirim yaptığınız herşey için. | Open Subtitles | من أعماق قلبى , أنا ممتناً للغاية لما فعلتوه |
" Kendinizi kaldırıp gönlünüzce dans edin" | Open Subtitles | "تحركوا وارقصوا من أعماق قلوبكم" |
Ve kalbimin en derinlerinden üzgünüm olduğumu söylemek istiyorum. | Open Subtitles | وأود القول من أعماق قلبي بأنني آسف للغاية |
Umarım bu söylediklerimin, kırık kalbimin ta derinlerinden geldiğine inanırsın. | Open Subtitles | وآمل أن تفهمي بان هذا قادم من أعماق المحطّم المحطّم ... قلبي |
Tekrar kalbimin en derin yerinden... | Open Subtitles | مجدداً, شكراً لك من أعماق قلبي |
Uzayın derinliklerinden gelen buzdan dev asteroitler gezegene su getirdi ve ilk okyanuslar oluştu. | Open Subtitles | شهب ضخمة من الجليد جلبت المياه من أعماق الفضاء، |
Kalbinin derinliklerinde, kaderimizin birlikte olduğuna inandı. | Open Subtitles | لقد آمن من أعماق قلبه بأننا مقدرين لبعضنا البعض |
Şunu söylemek istiyorum, kalbimin derinliklerinde reçeteli bir uyku hapı aldım ve ne olduğuna dair hiçbir fikrim yok. | Open Subtitles | ، أريد أن أقول وحسب من أعماق قلبي أني أخذت وصفة لحبوب النوم ولا أعلم ما الذي يحدث |
Şu anda bunu anlaman mümkün değil ama kalbinin derinliklerinde seni sevdiğimi bil. | Open Subtitles | ولن تفهمينني الأن ولكن اعلمي من أعماق قلبك بأنك محبوبة |
Teşekkür ederim gerçekten tekrardan kalbimin en derininden teşekkür ederim. | Open Subtitles | شكرا لك، بصراحة، مرة أخرى، من أعماق قلبي. |
Canım, zor bir zamandan geçtiğini biliyorum ama şunu bilmen benim için çok önemli kalbimin en derininden şunu söyleyebilirim. | Open Subtitles | عزيزتي, أعلم أن هذا وقت عصيب لكن من المهم جداً أن تعلمي من أعماق قلبي |
Kalbimin en derininden teşekkür ederim. | Open Subtitles | أشكرك من أعماق قلبي |
" Kendinizi kaldırıp gönlünüzce dans edin" | Open Subtitles | "تحركوا وارقصوا من أعماق قلوبكم" |
" Kendinizi kaldırıp gönlünüzce dans edin" | Open Subtitles | "تحركوا وارقصوا من أعماق قلوبكم" |
Kalbimin en derinlerinden hepinize olağanüstü bir yıl diliyorum. | Open Subtitles | من أعماق قلبي حصلت على صفقة رائعة |
Bu... Bunu... Bunu kalbimin en derinlerinden gelen bir içtenlikle söylüyorum. | Open Subtitles | أقول ذلك بصدق من أعماق قلبي |
Kalbimizin ta derinlerinden, Biz gerçekten çok üzgünüz. | Open Subtitles | من أعماق قلوبنا, نحن حقاً جدّ آسفون |
Kalbimin ta derinlerinden, elveda. | Open Subtitles | من أعماق قلبي, وداعاً |
Baba seni kalbinin en derin yerinden destekleyecek. | Open Subtitles | فأبوكِ سيدعمكِ من أعماق قلبه |
en derin yerinden. | Open Subtitles | بل من أعماق قلوبكم. |
Tanrıya şükürler olsun hiçbir sistem kalbimizin derinliklerinden gelen iyiliğe açılma arzumuzu, şefkate ve kötülüğe karşı koyma kapasitemizi yok edemez. | TED | الحمد لله، لا يمكن لأيّ نظام أن يلغي رغبتنا بالانفتاح إلى الخير، والتعاطف، وقدرتنا على مجابهة الشر، والتي تنبع جميعها من أعماق قلوبنا. |
Adaları neredeyse ekvator üzerinde olmasına rağmen okyanusun derinliklerinden gelen soğuk su akıntıları nedeniyle buradaki deniz sürekli soğuktur. | Open Subtitles | بالرغم من أن هذه الجزر تمتد تقريباً على خط الإستواء بالضبط فالبحر هنا بارد بشكل دائم بسبب التيار البارد الذى يأتى من أعماق المحيط |