| "Temizlik, Tanrısallıktan sonra gelir." | Open Subtitles | " النظافة من الإيمان ". |
| "Temizlik, Tanrısallıktan sonra gelir." | Open Subtitles | " النظافة من الإيمان ". |
| Bu, inanç sayesinde kabul ettiğimiz bir model. Ve bu sorun değil. | TED | إنه نموذج تقبلناه بكثير من الإيمان. و هذا حسن. |
| İşte yine olumsuzluk! Biraz inançlı ol bebek. | Open Subtitles | هكذا , تشاؤم أكثر تحلى بالقليل من الإيمان , يا صغيرى |
| Biraz inançlı olsan ölmezsin. | Open Subtitles | -لن يضرّك التحلّي بقليل من الإيمان |
| Tom, hayallerini gerçekleştireceğine fazlasıyla inanan biriydi. | Open Subtitles | كان (توم) حالماً مع ما يكفي من الإيمان لاعطاء أحلامه وزنها |
| Sam'e inancım sonsuz. Bu işi bu yüzden kabul ettim. | Open Subtitles | (لدي الكثير من الإيمان بـ(سام لهذا السّبب أخذتُ هذه الوظيفه |
| Evet ama gerçek değeri ziyarete gelenlerin yüreğinde uyandırdığı gerçek inançla ölçülebilir. | Open Subtitles | نعم، ولكن لا يمكن تقدير قيمته الحقيقية إلا من الإيمان الحقيقي.. الذي يثيره في قلوب الحجاج الذين يأتون للزيارة |
| "İnancın Pekiştiği Mevsim." Nedir bu? | Open Subtitles | موسم من الإيمان الكامل ماذ هذه ؟ |
| "Temizlik Tanrısallıktan sonra gelir." | Open Subtitles | " النظافة من الإيمان ". |
| "Temizlik Tanrısallıktan sonra gelir." | Open Subtitles | " النظافة من الإيمان ". |
| Bunun için büyük bir inanç ve bağlılık gerekiyor. | TED | الشيء الذي يتطلب قدراً هائلاً من الإيمان والتفاني. |
| Yani ben daha çok inanç ve yazı yazma konularında bir şeyleri birleştirip duruyorum. | TED | أعني، عالمي هو نوع من الإيمان والكتابة ونوع من التمايل جنبًا إلى جنب. |
| Biraz inançlı ol Barbut. Çok iyi insanlar. | Open Subtitles | "تحلى بقليل من الإيمان "كرابجيم انهم رجال رائعون |
| Biraz inançlı olman gerek. | Open Subtitles | يجب أن تتحلى بالقليل من الإيمان |
| Biraz inançlı olsan ölmezsin. | Open Subtitles | -لن يضرّك التحلّي بقليل من الإيمان . |
| Tom, hayallerini gerçekleştireceğine fazlasıyla inanan biriydi. | Open Subtitles | كان (توم) حالماً مع ما يكفي من الإيمان لاعطاء أحلامه وزنها |
| Yeteneklerine olan inancım sonsuz, Todd. Sana güveniyorum. | Open Subtitles | وضعت الكثير من الإيمان في قدراتك يا (تود)، أنا أؤمن بك |
| Çok fazla inançla, Başkan. | Open Subtitles | الكثير من الإيمان أيها الرائد |
| İnancın Pekiştiği Mevsim. | Open Subtitles | موسم من الإيمان الكامل |