"من الصعب علي" - Traduction Arabe en Turc

    • benim için zor
        
    • benim için çok zor
        
    • etmem çok zor
        
    Bu kadar açık olmak benim için zor ama zaman önemli. Open Subtitles من الصعب علي أن أكون صريحة جدا ولكن الوقت عامل مهم
    Herkesi ikna etmek benim için zor olacak biliyorum ancak elimden gelen bu. Open Subtitles أعلم أنه سيكون من الصعب علي إقناع الجميع لكن هذا كل ما لدي
    benim için zor, konuşmak diğer insanların yaptığı şeyleri çabucak anlamamak. Open Subtitles انه من الصعب علي التكلم لا أختار التعابير التي يختارها الناس
    Yardimci ponpon kiz koçu olarak yogun programimda... böyle seylere vakit ayirmak benim için çok zor. Open Subtitles من الصعب علي الخروج بسبب برنامجي المشغول كمساعد مدربة لفريق التشجيع
    Evet, yok ama bunu elde etmek benim için çok zor değil. Open Subtitles لا, ليس لدينا ولكن لن يكون من الصعب علي ايجاده
    Kim olduğunu bilmeden yardım etmem çok zor. Open Subtitles الآن من الصعب علي معالجته مالم أعرف من هو
    Üzgünüm, Ted benim için zor olacak ama denerim. Open Subtitles اسف، سيكون من الصعب علي ان اذكرك بـ تيد لاكن سأحاول
    Bu benim için zor, Jonas, seni masanın karşı tarafında görmek, diğer bir gezegenin temsilcisi olarak. Open Subtitles إنه من الصعب علي جوناس أن أراك تجلس على الجانب الآخر من الطاولة و تقوم بتمثيل كوكب آخر
    Aslında bende sizinle gelmek istiyorum, buna dayanmak benim için zor olacak. Open Subtitles لقد كان من الصعب علي تقبل عدم قدرتي على الذهاب معكِ
    Bak, sana herkes gibi davranmam benim için zor. Open Subtitles اصغي , من الصعب علي أن أعاملك مثل البقية
    Ve bunu kabul etmek benim için zor oldu, çünkü beni çok incittin. Open Subtitles وكان من الصعب علي القبول بذلك بسبب الألم الذي سببته لي
    Senin de bunların bir parçası olmadığına inanmak benim için zor. Open Subtitles من الصعب علي تصديق أنك لست جزءًا من كل هذا.
    Parayla ilgili bir sorunum var. benim için zor... Open Subtitles إني أبدد أموالي من الصعب علي أن
    Ben... bak, içimi dökmek benim için zor. Open Subtitles أنا... أنظري من الصعب علي التحدث في هذا الأمر
    Sana yaptığım, söylediğim onca şeyden sonra... Hâlâ benimle arabalarda görüşüp, yardım etmeye çalışman... Senin de bunların bir parçası olmadığına inanmak benim için zor. Open Subtitles بعد كل ما فعلته لك، قلته لك... لازلت تقابلني في السيارات، تساعدني... من الصعب علي تصديق أنك لست جزءًا من كل هذا.
    Evet, yok ama bunu elde etmek benim için çok zor değil. Open Subtitles لا, ليس لدينا ولكن لن يكون من الصعب علي ايجاده
    Bunu söylemek, benim için çok zor. Open Subtitles أجد من الصعب علي أن أتمتم هكذا
    Pencere doğru şekilde patlamadı... ve herşeyi sadece bir çekimde yapmam benim için çok zor. Open Subtitles النافذة لم تنفجر بشكلٍ صحيح... و من الصعب علي فعل كل شيء في لقطة واحدة
    İnsanları yargılamak benim için çok zor ve onların beni yargılamaması Open Subtitles من الصعب علي الحكم على الناس و من الصعب عليهم...
    Ama o kızın abisi olarak, senin geçmişini kabul etmem çok zor. Open Subtitles لكن كأخوها، سيكون من الصعب علي تقبل ماضيك.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus