"من الفراش" - Traduction Arabe en Turc

    • yataktan
        
    • yatağın
        
    • üzüm dallarını
        
    • yatağından kalkıp
        
    Her sabah altıda yataktan kalkar ve tıraş için banyoya giderdi. Open Subtitles كُلّ صباح يخَرجَ من الفراش في السادسة ويذَهبَ إلى الحمام للحَلْق.
    Sabahları yataktan çıkamıyorum. Soğuk havadan söz etmeye bile gerek yok. Open Subtitles واصبح حتى النهوض من الفراش صعبا هذا بدون ذكر الجو البارد
    Hatun o kadar güzeldi ki, ikisini yataktan resmen zorla çıkardım. Open Subtitles لقد كان يوماً جميلاً ووجب عليّ عملياً اجرٌّ الاثنان من الفراش
    yatağın kenarına doğru yatıp elbiseni kaldırmanı ve külotunu indirmeni istiyorum. Open Subtitles اريدك ان تاتي لهذا الجانب من الفراش وانحني علي الطرف هنا
    Sedyedeki üzüm dallarını kullan. Open Subtitles استخدمي الخيط من الفراش
    Uykusuz geçen bir gece, yaşlı adam yatağından kalkıp o gençle olan ilişkilerini kaleme almaya başladı . Open Subtitles لذا ، في ليلة مُؤرقة واحدة خَرجَ الرجل العجوزُ من الفراش وكَتبَ قصّةَ تدخّلِه مَع الولدِ
    yataktan çıkamadığın her güne. TED لكل يوم لم تستطيعي فيه النهوض من الفراش.
    yataktan apar topar çıktım, pantolonumu unutmamam bile mucize. Open Subtitles لقد نهضت من الفراش بسرعة لحسن الحظ لم أنسى ملابسى
    Asla yapamayacağımı söylediler. yataktan defolun! Open Subtitles قالوا اننى لن أتمكن ابدا من النهوض من الفراش
    Seni sabah erken yataktan kaldırmak istemezdim, ama başka zamanım yoktu. Open Subtitles اسف لانتزاعك من الفراش مبكرا لكن تلك فرصتنا الوحيده للتحاور
    Ben Büyük Dave ve siz tembellerin yataktan kalkma vakti geldi artık. Open Subtitles أنا بيج ديف وحان الوقت كى ينهض الكسالى من الفراش.
    Sabahın onunda beni yataktan çıkardılar. Open Subtitles سحبوا مؤخرتي من الفراش في الـ 10.00 صباحاً
    Buralarda hiç bilemezsin. O kadar çok sıcak olur ki yataktan bile kalkamazsın. Open Subtitles فأنت لا تستطيع أن تخمن عن الطقس هنا فأنا لا أحب الخروج من الفراش عادة
    "yataktan çıkamadığın için de, ama ilgilenmemiz gereken bir kızımız var." Open Subtitles أنا آسف انك لا تستطيعين القيام من الفراش لكن نحن لدينا ابنة يجب ان نعتني بها
    1500 mil uçtun gece yarısı beni yataktan sürükledin, kaldıramadığın için mi? Open Subtitles انت طرت 1500 ميل وسحبتني من الفراش لانك لم تستطع الحصول علي انتصاب؟
    Üzgünüm, sabah gelemedim, çünkü Debra ile biz yataktan çıkamadık. Open Subtitles أنا آسف لم أستطع القدوم هذا الصباح لأنه انا وديبرا لم لم نستطع الخروج من الفراش
    Onunla ne yapıyor? Bazı günler yataktan kalkmanın karşılığını almıyor insan. Open Subtitles حَسناً، بَعْض الأيامِ، هو لا يَدْفعُ للخُرُوج من الفراش.
    yatağın veya izleme ekipmanının parçası olabileceğini düşündük ama kütle spektrometresi selüloit plastik olduğunu belirledi. Open Subtitles ظننا بالبداية أنه قد يكون جزءاً من الفراش أو آلة المراقبة ولكن جهاز التحليل الطيفي أفاد بأنه مصنوع من البلاستيك
    Bu sabah yatağın ters tarafından mı kalktın? Open Subtitles يا إلهي، هل استيقظت على الجانب الآخر من الفراش أو ما شابه
    Sedyedeki üzüm dallarını kullan. Open Subtitles استخدمي الخيط من الفراش
    Öğleden sonra yatağından kalkıp buraya gelmemesi, ve bizi kontrol etmemesi için hiçbir neden yok. Open Subtitles لا يوجد ما يمنعه من النهوض من الفراش مساء اليوم يأتي هنا ويرانا نحسن من تصرفنا.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus