| Günümüzde hiç sığınak olmaması oldukça garip. | Open Subtitles | من المضحك التفكير بأنه لا توجد ملاجئ في هذا الوقت |
| Çok garip ama, resim yapmak yegane başarılı olduğum şeydi. | Open Subtitles | أتعرف, من المضحك أن الرسم هو الشيء الوحيد الذي برعت فيه. |
| Bazı şeylerin zaman geçtikçe karıştırılması ve abartılması çok komik. | Open Subtitles | من المضحك كيف للأشياء أن تُحرّف وتتضخم مع مرور الزمن |
| Kaderin ufak bir cilvesinin her şeyi değiştirmesi ne komik değil mi? | Open Subtitles | أليس من المضحك كيف ان تقلبا بسيطا للقدر يمكن ان يغير كل |
| Yerlerin kurumuş olması ne tuhaf. Dün gece yağmur yağmıştı. | Open Subtitles | من المضحك أن جفت الأرض اليوم لقد أمطرت الليلة الماضية |
| Evin bir anda boşalması ne kadar ilginç, değil mi? | Open Subtitles | من المضحك كيف يكون المنزل خالياً فجأةً أليس كذلك؟ |
| Ne garip tesadüftür ki, çok kısa bir süre önce şehrin dışında 6 merkez açıldı. | Open Subtitles | من المضحك أن تقول ذلك. تمّ افتتاح ستة منها على أطراف المدينة. |
| garip. Ailenin evinde senin kişiliğini bulamamıştım. | Open Subtitles | من المضحك أنني لم أجد مكوثك في بيت والديك منطقياً. |
| Bunu söylemeniz çok garip. Çünkü geçen hafta kendini astı. | Open Subtitles | كم من المضحك ان تقولى هذا يا بارونيس لقد شنق نفسة الاسبوع الماضى |
| Çok garip, çocukların olabileceğini hiç tahmin etmezdim. | Open Subtitles | من المضحك أنني لم أتوقع أن يكون لك أولاد |
| Bunu söylemeniz çok garip. Çünkü geçen hafta kendini astı. | Open Subtitles | كم من المضحك ان تقولى هذا يا بارونيس لقد شنق نفسة الاسبوع الماضى |
| En sevdiğin İngiliz yemeğinin Çin yemeği olması çok komik. | Open Subtitles | أعتقد أنّه من المضحك أنّ طعامك الإنكليزي المفضل هو صيني |
| Belki bayanlar, polis kuvvetlerine saldırmanın komik olduğunu düşünüyordur. | Open Subtitles | ربما انتن تعتقدن انه من المضحك التهجم على قوات البوليس |
| Böyle söylemeniz çok komik, zira, bu iş için hayli mükemmel bir heriften biraz yardım aldım. | Open Subtitles | حسناً, من المضحك أنك قلت هذا، لأنني استعنت في الحقيقة برجلٍ رائع بحق. |
| Küçük bir masada oturup orada yaptıklarınızın komik olabileceğini düşündük. | Open Subtitles | ظننا أنه سيكون من المضحك... أن نقوم بحلقة كاملة... ... |
| İşin buraya varması komik değil mi? | Open Subtitles | أليس من المضحك بأنّنا إنتهينَا بحُبّ هذا؟ |
| Neyin önemli olduğuna dair düşüncenin değişmesi ne kadar tuhaf değil mi? | Open Subtitles | من المضحك ، كيفية تغيير رأيك بشأن ما له الأهميه بالنسبة لك |
| Çok tuhaf, ne zaman seni görsem halinden hiç memnun görünmüyorsun. | Open Subtitles | من المضحك أنه كلما التقيت بك لا يبدو عليك الرضا |
| Önceki savaşta bizim tarafımızda olmaları oldukça tuhaf. | Open Subtitles | من المضحك التفكير بأنهم كانوا في صفنا في الحرب |
| İnsanların düşündükleriyle yaptıkları arasındaki fark çok ilginç. | Open Subtitles | من المضحك ما سيفعله الناس ويعتقدون أننا لن نكتشف ذلك أبداً |
| İki küçük yardımcının beni yakalamana yardım etmeleri çok eğlenceli. | Open Subtitles | من المضحك مدى إقتراب مساعديك الصغيرين من إلقاء القبض علي |
| İşaretlerin seni nereye yönlendirdiği bazen komiktir. | Open Subtitles | من المضحك في بعض الأحيان إلىأينتقودناالإشارات. |