| Bu konuşma geçen hafta Em City'den Miguel Alvarez tarafından yapılmış. | Open Subtitles | هذا الأتصال تم قبل إسبوع بةاسطة ميغيل ألفاريز من مدينة إم |
| Bu Lahore şehrinden, Bin Laden'in yakalandığı Abbotabad'dan 300 km. kadar güneyde. | TED | هذه من مدينة لاهور التي هي حوالي 300 كيلومتر جنوبا من ابوتاباد حيث تم امساك بن لادن |
| Bu soruya duyduğum ilham çok farklı bir şehirden geliyor, Moğolistan'ın Ulanbatur şehrinden. | TED | ويأتي الهامي لهذا السؤال من مدينة مختلفة للغاية، مدينة أولان باتور في مانغوليا. |
| Ne kadar büyüleyici bir şehir. Seneye geri gelebilir miyiz, Baba? | Open Subtitles | يا لها من مدينة ساحرة، أيمكننا العودة السنة المقبلة يا أبي؟ |
| Bayanlar baylar, tam karşımda Bay Darrin Hill oturuyor, taa New York'tan geldi. | Open Subtitles | السيدات والسادة، يجلس مباشرة على الجانب الآخر، السيد دارين هيل من مدينة نيويورك. |
| Ben Eagleton'lıyım! | Open Subtitles | في مدينة إيغلتن , ولاية أنديانا ! أنا من مدينة إيغلتن |
| Hiç Kansas City'den Wyoming'e binmeye çalıştın mı? | Open Subtitles | ألم يسبق لك السفر راكباً من مدينة كانساس لوايومينج؟ |
| En büyük teşekkürü Dodge City'den uzak durarak edersin. | Open Subtitles | يمكنك أن تشكرنى بعدم إقترابك من مدينة دودج |
| Em City'den başka bir birime transfer olmanı istiyorum. | Open Subtitles | أُريدُكِ أن تنتقلي من مدينة الزُمُرُد إلى وَحدةٍ أُخرى |
| büyüdüğüm yer Teksas, Waco'dan arkadaşlarımın olduğu yere -- bir kaçınızın daha önce orayı duyduğunu biliyorum. Beni ziyarete gelmişlerdi, etrafa bakıp şöyle demişlerdi, | TED | حيث كان يوجد اصدقائي من مدينة واكو في تكساس , حيث نشأت أعلم أن بعضكم سمع بذلك عندما أتو لزيارتي , تطلعوا حولهم |
| - Bay Merrick, Gotham City Times'dan. | Open Subtitles | هل هناك، السيد ميريك، من مدينة جوثام تايمز. |
| Kurmaylarım, onları yeni yıla girmeden önce, Santa Clara'dan süreceğimize dair bana teminat vermiş bulunuyorlar. | Open Subtitles | فان مساعدينى يؤكدون لى أننا سنطردهم من مدينة سانتا كلارا |
| Toz, başka bir dünyadaki bir şehirden, cininin içinden süzülerek adama geçiyor. | Open Subtitles | الطيف يخترق هذا الرجل من خلال قرينه من مدينة في عالم آخر. |
| bir şehirden, Santa Ma... | Open Subtitles | من مدينة.. سانتا ما .. شيء من هذا القبيل. |
| Bunlar şehir dışından arkadaşlarım. Hey, bırak onu, hadi gidiyoruz. | Open Subtitles | إنهم صديقان لي من مدينة أخرى هيا، يجب أن نرحل |
| şehir üstüne şehre taşınmış, başını kanunlarla belaya sokup durmuş. | Open Subtitles | انتقل من مدينة إلى مدينة، ووقع في مشاكل مع القانون. |
| New York'a Batı Afrika'da, Gana'nın kuzey bölgeside bulunan Kumasi isimli Şehirden geldi. | TED | وصل إلى نيويورك من مدينة تدعى كوماسي في المنطقة الشمالية من غانا، في غرب أفريقيا. |
| -Ben Eldridge, Iowa'lıyım. -Yani? | Open Subtitles | (ـ انا من مدينة (آلدريدج) من مقاطعة (ايو ـ ماذا يعني ذلك؟ |
| - Size postaladığım mı? - Evet, geçen sene tatilinizi geçirdiğiniz Kent'ten yollamıştınız. | Open Subtitles | نعم, من مدينة كينت, اثناء اجازتك العام الماضى |
| Ben Ted Rath, şu an görüldüğü üzere gerilimin tehlikeli bir şekilde arttığı Clayton kasabasından canlı olarak bildiriyorum. | Open Subtitles | هذا تيد ريث مباشرة من مدينة كلايتون وكما ترون الامر طر |
| Berbat bir şehrin, berbat bir yerinde, berbat bir oda. | Open Subtitles | إنها غرفة رديئة في جزئ رديء من مدينة رديئة |
| İşçiler Şehri'nden eşlerinizi alın, çocuklarınızı alın. | Open Subtitles | أخرجوا نساءكم و أولادكم من مدينة العمّال |