| Çok kıymetli bir cevherin üstünde yaşıyoruz ve yaşarken bu gezegenden ayrılacağız. | TED | نحن نعيش على جوهرة ثمينة وفي خلال حياتنا سننتقل من هذا الكوكب. |
| bu gezegenden tek çıkış var, o da benden geçer. | Open Subtitles | هنالك طريقة واحدة للخروج من هذا الكوكب, وهي من خلالي. |
| Senden istediğim bu gezegenden ayrılmanın ve gemime dönmemin bir yolunu bulman. | Open Subtitles | ما اريده منكي طريقة للخروج من هذا الكوكب , واعود الي سفينتي |
| Galactica buraya geldiğinde, Cylonlar büyük bir isyanla uğraştığı için dikkatleri dağılmışsa, bizi bu gezegenden kurtarma şansını yakalar. | Open Subtitles | الفرصة الوحيدة التى لديهم لإخراجنا من هذا الكوكب أن يكون السيلونز منشغلون بشدة بمقاومة إنتفاضة قادمة عندما يصلون هنا |
| Allice Central bu gezegenden bir SOS aldı. | Open Subtitles | تسلم التحالف المركزي نداء استغاثة من هذا الكوكب |
| bu gezegenden kurtulmanın bir yolunu bulmuş olabilirim. | Open Subtitles | ربما أكون قد وجدت طريقة للخروج من هذا الكوكب |
| Bu bir silah ise , bu bu gezegenden değil. | Open Subtitles | لو كان هذا سلاحاً، فإنه ليس من هذا الكوكب. |
| bu gezegenden çıkmak için bana ihtiyacın var. O gemiyi uçurabilecek olan tek kişi benim. | Open Subtitles | انك بحاجة لي للخروج من هذا الكوكب , انني الشخص الوحيد الذي يمكنه التحليق بهذه السفينة |
| Çünkü, sana buradan diyorum ki, bir hafta içinde ...dünyada sebep olduğu tüm acı ve ıstıraplar için, Bay Naylor'u... bu gezegenden göndereceğiz. | Open Subtitles | لأني هنا سأخبرك أنه، خلال إسبوع، نحن سنبعث السيد نايلور من هذا الكوكب لكل الألم والمعاناة الذي سببه في العالم. |
| bu gezegenden canlı olarak kurtulmak istiyorsan, çıkarlarını gözetmeni öneririm. | Open Subtitles | إذا كنتى ترغبين بالخروج من هذا الكوكب حية فمن الأفضل أن تبدائين بالإهتمام بأمرك |
| Beğensen de beğenmesen de, bu gezegenden kurtulmak için tek umudun benim. | Open Subtitles | , لذا سواء اردت ذلك ام لا فانا املك الوحيد للخروج من هذا الكوكب |
| Hiç kimse ama hiç kimse, onu durdurmazsam bu gezegenden canlı ayrılamayacak. | Open Subtitles | ولا أحد وأنا أعنى أنه لن يخرج أحد من هذا الكوكب إذا لم أوقف هذا |
| senin ve takımının bu gezegenden canlı kurtulamayacağınızı bilerek öleceğim. | Open Subtitles | أنا سأموت المعرفة بأنك وفريقك لم ينزل من هذا الكوكب أحياء |
| Bir gemi yapsak bile bu gezegenden asla kalkamaz. | Open Subtitles | حتى لو استطعنا بناء هذا الكوكب لن يمكن لنا الخروج ابدا من هذا الكوكب |
| Hala bu gezegenden çıkmanın bir yolunu bulmalıyız. | Open Subtitles | مازال علينا ايجاد طريقة للرحيل من هذا الكوكب |
| Ama doğruyu söylemek gerekirse ben bu gezegenden değilim millet. | Open Subtitles | ,لكن الحقيقة تقال .أنا لست من هذا الكوكب |
| Sen bizi bu gezegenden çıkarabileceğini söyledin. Bunun için hazır mısın? | Open Subtitles | .قلت أنك تستطيع إخراجنا من هذا الكوكب أتستطيع تحقيق هذا؟ |
| Eğer bu bir saldırı ise, bu gezegenden değil. | Open Subtitles | لو كان هذا سلاحاً، فإنه ليس من هذا الكوكب. |
| Kız dediğin gibiyse bu gezegenden savaşmadan çıkamayız. | Open Subtitles | إذا هي مثلما قلت إنها كذلك، لن نتمكن من الخروج من هذا الكوكب دون أن نخوض قتالاً. |
| Şimdi şu lanet gezegenden bir kaçış yolu bulalım. | Open Subtitles | والآن... دعينا نجد طريقة للخروج من هذا الكوكب الّلعين. |