Az önce ölü bir adamın planını okudu. | Open Subtitles | في هذا الشأن الحيوي ونظام دفاعِ الحديثِ. حَسناً، هي فقط أعلنتْ خطة رجلِ ميتِ. |
O adamı gerçekten ölü istiyorlar. | Open Subtitles | هم حقاً يُريدونَ ذلك الرجلِ ميتِ. |
Ön camda, ikiz kenar yamuk şeklinde dört tane ölü böcek vardı. | Open Subtitles | كان هناك أربع بقِّ ميتِ على ذلك الزجاجة الأمامية في شكلِ a trapezoid. |
Bu adamın bu park yerinde saatlerdir ölü olduğunu ve kimsenin de farketmediğini mi kastediyorsun? | Open Subtitles | تَعْني هذا الرجلِ أسفل هنا في مكانِ الوقوف ميتِ... كُلّ ذلك الوقتِ ولا أحد لاحظَ؟ |
ölü ve arkasından ağlanmasına. | Open Subtitles | مِنْ ميتِ ومُسْتَشْهدِ |
ölü adamlar partisi gibi. | Open Subtitles | زومبي ممرِنا. هو a حزب رجلِ ميتِ. |
Çünkü o ölü! | Open Subtitles | لأنه ميتِ |