| Acele etmeni istemem ama Milan uçağı 1 saat sonra kalkıyor. | Open Subtitles | أنا لا أريد تعجيلك، لكن الطيران إلى ميلان يتوقّف في ساعة. | 
| Milan'da iç çamaşırı mankenleriyle çıkarak bir mevsim geçirdim ben. | Open Subtitles | أرجوك,دوايت, لقد قضيت موسما في ميلان أواعد عارضات الألبسة الداخلية | 
| Beni Milan'a götürdü ve bir daha da Rusya'ya geri dönmedim. | Open Subtitles | لقد أحضرني إلى ميلان ومنذ ذلك الحين لم أزر روسيا قط | 
| Sizi Milano Dükü, kuzenim Ludovico Sforza ile tanıştırayım, Papa Cenapları. | Open Subtitles | قداستك, اسمح لي ان اقدم ابن عمي, لودوفيكو سفورزا, دوق ميلان | 
| Kız iş için Milan'a gitmiş, bir kaç günlüğüne Roma'ya da gitmişler. | Open Subtitles | لديها رحلة عمل الى ميلان ومن ثمة قضوا بضعة أيام في روما | 
| Milan'ı aldığımızda kardeşim, kimin daha iyi savaşçı olduğunu göreceğiz. | Open Subtitles | عندما نأخذ ميلان, أخي, سوف يرى من هو أفضل مقاتل. | 
| Milan'dan gelen kargo, Arnavutlar tarafından engellenen var ya hani. | Open Subtitles | الشُحنة من ميلان التى قد تم خطفها من قبل الألبان | 
| Çok geçmeden Budapeşte, Milan ve Floransa arasında mekik dokuyordum. | TED | ولم يمض وقت طويل حتى بدأت اجول بين بودابست .. ميلان وفلورنسا | 
| Sürekli tahliyelerle karşı karşıya kaldılar. Buna karşılık olarak ise, Mahila Milan adı verilen bir kadın ağı organize ettiler. | TED | ونتيجةً لتعرضهن لعمليات الطرد المستمر، نظموا شبكة نسائية تُدعى ماهيلا ميلان. | 
| Bir kültür merkezi inşası için Milan'a gittiğimde gelip beni ziyaret etmeni istiyorum. | Open Subtitles | عندما أذهب إلى ميلان سأبني مركز ثقافي أريدك أن تأتي معي لزيارتها | 
| Ariane Milan'a gidecek. Malikânede daha rahat ederiz. | Open Subtitles | أريانا كان عليها أن تسافر الى ميلان سيكون من الأكثر متعة الذهاب الى القصر | 
| Bartholomew, sanki Milan piskoposu Ambrose'nin konuşmasından sonraki Aziz Augustin'mişim gibi hissediyorum. | Open Subtitles | أوه يابارثالميو ، أشعر بنفس شعور ..القديس أوغسطين المتحول لحصان بعد أن تم تحويله من قبل أمبروز ميلان | 
| Pek çok şarkıcıyı tanıyan Milan adlı birini tanıyormuş | Open Subtitles | وهو يعرف مغنية دعا ميلان ومن يدري الكثير من المطربين. | 
| Sinir bozuyor. Bana Milan'da çok sık oldu. | Open Subtitles | انه تجعل الشعيرية تستوي لقد حدث لي هذا في ميلان مؤخرا | 
| Milan'dan aldım, New York'tan değil. Ama beni öldürüyorlar. | Open Subtitles | الجزمة ام كعب ميلان ليس نيويورك لَكنَّهم يَقْتلونَني | 
| Belki, aptalım çünkü, Paris ya da Milan'a gitmedim, ama bana göre, bundan daha iyisi olmaz. | Open Subtitles | ربّما أنا غبية لأنني لم أذهب إلى باريس أو ميلان أو أي مكان لكن لي لم أحصل على أفضل بكثير من ذلك | 
| Milano'ya dönünce Via della Spiga'da bir daire istiyor ama. | Open Subtitles | ولكن حينما تكون في ميلان ترغب بالحصول على شقةٍ أنيقة | 
| Geçen yıl Milano'ya gittim, İtalya'ya. Ve dünyanın 200 ülkesinden gelen cep telefonu şirketleri yöneticilerine karşı konferans vermem gerekiyordu. | TED | في العام المضي ذهبت الى ميلان ,ايطاليا وكنت اتحدث الى جمهور من مدراء شركات الهواتف الخلوية من 200 دولة حول العالم | 
| Yenge, Kont Cavriaghi Milano'dan geldi. Onunla, Palermo'da tanıştınız, generalle birlikte gelmişti. | Open Subtitles | خالتي، هذا الدون "كافرياجي" من "ميلان" لقد قابلتيه من قبل في "باليرمو" | 
| Chester Polisi az önce iki mil güneydoğuda kan izlerine rastlamış. | Open Subtitles | عثرت شرطة تشيستر على آثار دمّ ميلان جنوب غرب | 
| Buraya gelmek için üç kilometre yürüdük. | Open Subtitles | نحن كان لا بُدَّ أنْ نَمشّي ميلان أَنْ يُصبحَ هنا. آه، حَسناً، ثمّ أَفترضُ بأنّنا يُمْكِنُ أَنْ | 
| Biriniz beni Çavuş Edgar Millen'a yönlendirebilir mi? | Open Subtitles | هل يمكن لاى منكم ان يدلنى على السيرجنت ادجار ميلان ؟ | 
| Kaptan Meylan da dahil hayatta kalanlar, ...artık James'te. | Open Subtitles | و الناجون، من ضمنهم النقيب (ميلان) -الآن على متن السفينة "جايمس " كيف حدث هذا؟ | 
| 3 km sonra solda, Magenta Yolu 239. | Open Subtitles | أسفل الجانب الآخر ثم ميلان بعد ذلك ، على اليسار ماجينتا درايف 239 |