| Baksana, Milhouse, daha önce 10 yaşımdayken yaptığım harika yakalayıştan bahsetmiş miydim? | Open Subtitles | ميلهاوس هل أخبرتك قط عن الرمية التي تلقفتها عندما كنت في العاشرة؟ |
| Vay Bart, Milhouse'a beyin sarsıntısı geçirtmen beni çok etkiledi. | Open Subtitles | أنا معجبة جداً لكونك قادراً على هزيمة ميلهاوس |
| Milhouse Van Houten önderliğinde. | Open Subtitles | الفرسان الفتيان بقيادة ميلهاوس فان هاوتن |
| Güzel ama Milhouse'u götüremezsin. Çocuğumu ziyaret etme hakkım var. | Open Subtitles | " حسناً لكنك لن تأخذي " ميلهاوس لدي حقوق زيارة |
| Neşelen, Bart. Millhouse'un hala gerçek bir arkadaşa ihtiyacı var. | Open Subtitles | ابتهج يابارت، ميلهاوس لايزال يريد صديقاً مخلصاً |
| Sen Cadılar Bayramında ne giyeceksin Milhouse? | Open Subtitles | إذاً، مالذي سترتديه لحفلة الهالووين، ميلهاوس ؟ |
| Milhouse, bazen gerçek arkadaşlar yıllar boyunca konuşmadan olur. | Open Subtitles | ميلهاوس الاصدقاء الحقيقيون قد لايكلمون بعضهم لسنوات |
| Burada Milhouse'dan güvende oluruz. Deniz seviyesinde olmak onun burnunu kanatır. | Open Subtitles | سنكون بأمان من ميلهاوس هنا فعندما يذهب للبحر يسيل الدم من انفه |
| Milhouse, bir dakikalığına ürpertici olmayı bırakır mısın? | Open Subtitles | ميلهاوس هلا توقفت عن أن تكون مخيفاً للحظة |
| Milhouse ile saklambaç oynadığımı hatırladım birden. | Open Subtitles | لقد تذكرت تواً أني كنت ألعب لعبة الاختباء مع ميلهاوس |
| Galiba üniversiteyi unutup Milhouse'la evlenmek var benim kaderimde. | Open Subtitles | أعتقد أنه يمكنني أن أترك الجامعة وأتزوج ميلهاوس |
| Bunu gelip de Milhouse'un bize göstermesi de ne büyük tesadüf değil mi? | Open Subtitles | أتعرفي, اضنها أكثر من صدفـــــــــــــــة حيث ميلهاوس أراد جدب انتباهنا. همم؟ |
| Milhouse, Süpermen II'nin çekimlerinde 3 günlüğüne 5 milyon dolar alıyordum. | Open Subtitles | ميلهاوس, من رجل العنكبوت 2 حصلت على 5 ملايين من 3 ايام عمل |
| Marge, Milhouse oğlunla oynayana kadar apapaktı. | Open Subtitles | مارج , ميلهاوس كان نظيفاً للغاية إلى أن لعب مع أبنك |
| - Milhouse, ona ruhunu geri ver! - Yarın işe gideceğim! | Open Subtitles | ميلهاوس أعد إليه روحه لدي عمل في الغد |
| Hayır, hayır. Milhouse'un anne-babasına benzeyen bir durum yok. | Open Subtitles | هذا لا يشبه حالة أهل ميلهاوس نهائيا |
| Bana ihtiyacınız olursa, Milhouse'un babasının yanında kalacağım. | Open Subtitles | إذا احتجتم لي سأكون في بيت والد ميلهاوس |
| Bu bir numara. Gerçek Milhouse benim! | Open Subtitles | انها خدعة، أنا ميلهاوس الحقيقي |
| Baykuş gibi söyleyeceksin Milhouse kim? | Open Subtitles | سوف تحب بومةً تقول : من هو " ميلهاوس " ؟ |
| Tamam. Gerçek Millhouse gelip X-ray aracının altına yatsın. | Open Subtitles | والآن ضعوا ميلهاوس الحقيقي تحت شاحنة أشعة إكس |
| Millhouse, bebeğim! | Open Subtitles | ابتعدوا عن الطريق، ميلهاوس ياحبيبي |
| oh, baba. eğer sadece Milhous ve Lewis oy vermiş olsaydı sınıf başkanı olsaydın hiç para alacak mıydın? | Open Subtitles | أبي، لو أنني و(ميلهاوس) و(لويس) صوّتنا هل كنت ستتقاضى أجراً عن كونك رئيس الصف؟ |
| "Milhouse,Lisa'ya iyi bak. Onun elini tut." | Open Subtitles | ميلهاوس" ارجوك اعتني بـ"ليزا"، خذ بيدها" |