"مُذ" - Traduction Arabe en Turc

    • günden beri
        
    • beridir
        
    • zamandır
        
    • andan beri
        
    • zamandan
        
    O günden beri çocuğun doğru dürüst uyuyabildiğini sanmıyorum. Open Subtitles لا أعتقد أنّ الطفل حظيّ بنومة هانئة مُذ ذلك الوقت
    Annene Kwanzaa'yı kutladığımı söylediğim günden beri hiç bu kadar numara yapmamıştım! Open Subtitles لم أزوّر شيئاً بهذه الجدّيّة مُذ قلتُ ''لوالدتك انّي أحتفل بـ ''كوانزا!
    Gönüllü çalışmaya başladığımdan beridir böyle. Open Subtitles لا أعلم. إنّه على هذه الحال مُذ تطوّعتُ.
    Anneleri öldüğü günden beridir evsiz olan ikizleriniz var sizin. Open Subtitles لديكَ توأمان مشرّدان مُذ توفّيَتْ والدتهما.
    Ne zamandır "sağmal inek" gibi laflar ediyorsun? Open Subtitles مُذ متى و أنت تستخدم مثل هذه المرادفات ؟
    Ne zamandır bu gizli kimliği kullanıyorsun? Open Subtitles مُذ متى وأنتما تعملان تحت هذا الغطاء؟ لأشهرٍ؟
    Bayan, size bıraktığım andan beri görmedim onu çok da iyi bir bahanem var. Open Subtitles لم أرَه مُذ أوصلتُه لمنزلك، كما لديّ حجّةُ غيابٍ مقنعة.
    Albay Broyles. Ortağım, böyle bir şey tarafından öldürüldüğü andan beri şekildeğiştirenler konusunda uzman biri hâline geldim gibi. Open Subtitles مُذ قُتل زميلي على يد إحدى هذه الأشياء، بتُّ خبيراً نوعاً ما بالمتحوّلين.
    İnsan olduğumuz zamandan beri neyi düşlüyorduk biliyor musun? Open Subtitles و للمرّة الأولى مُذ كنا بشريين ؟ إنّه النعيم قد حلّ على الأرض
    Ben çocuğu ilk gördüğüm günden beri bunu düşünüyorum. Open Subtitles بقيتُ أفكّر بالأمر مُذ رأيتُ الفتى ثانيةً.
    Biraz teselli gibi olacak ama bilmeni istiyorum ki, gittiğin günden beri zamanın ve uzayın engellerine karşı koyduğun günden beri her anım seni aramakla geçti. Open Subtitles أعلمُ أنّه عزاءٌ بسيط... لكن أريدكَ أن تعلم، أنّكَ مُذ رحلت... مُذ عبرتَ حاجز الزمان و المكان...
    Bir araya geldiğimiz günden beri karnımı doyurup başımı sokacak bir yuva verdi. Open Subtitles لقد أطعمني وآواني مُذ غادرنا.
    Tanıştığımız günden beri hem de. Open Subtitles كما كان مُذ تقابلنا.
    Bebekken seni benden çalıp götürdüğünden beridir sana yalan söylüyor. Open Subtitles ظلّتْ تكذب عليكِ مُذ سرقتكِ منّي في طفولتك
    Aldığın o iksir, hani aklından Prens'i silen iksir onu aldığından beridir aynı değilsin. Open Subtitles تلك الجرعة التي شربتِها... التي محَت الأميرَ مِن ذاكرتك، لم تعودي كالسابق مُذ شربتِها.
    - Hiç sanmıyorum ama... Çiftlikten beridir hiç aktif görev yapmadım. Open Subtitles لم أكُن في (الميدان=الحقل) مُذ كنتُ في المزرعة.
    Hayır, uzun zamandır görmediğim birisiyle karşılaştım da. Open Subtitles كلّا، لقد قابلتُ شخصًا لم أرَه مُذ مّدة طويل.
    Çok uzun zamandır, en son küçük bir kızken kardeşlerimle çayırlarda uçurtma peşinde koşarken sahip olduğum türden bir mutluluk. Open Subtitles مِن النوع الذي لمْ أشعر به ...منذ زمن طويل مُذ كنت صغيرة أجري في الحقول مع شقيقتَيّ نلاحق طائرةً ورقيّة
    Siz ikiniz ne zamandır evlisiniz? Open Subtitles أجل، أنيّنُك مُذ متى كِلاكما متزوجان؟
    Başından beri. Üzerine kahve döktüğüm andan beri. Open Subtitles منذ البداية مُذ سكبتُ القهوة عليك
    - Ama neden? Hafızalarınızı geri aldığınız andan beri Pamuk Prenses ve Yakışıklı Prens olduğunuzu hatırladığınız andan beri hayatlarınız... Open Subtitles مُذ استعدتما ذاكرتَيكما، مُذ تذكّرتما أنّكما (سنو وايت) و الأمير (تشارمينغ)
    Tanıyorsun. Rahmine düştüğüm ilk andan beri tanıyorsun. Open Subtitles بلى عرفتني عرفتني مُذ تكوّنت
    O zamandan beri birbirimize hep ikinci bir şans tanıdık. Open Subtitles مُذ ذاك الوقت، كنّا نمنح بعضنا فرصة ثانية

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus