| Kuzeyden, Sibirya'nın daha da soğuk olan şartlarından kaçıp, buraya inmişler. | Open Subtitles | جاؤوا مِنْ الشمالِ للهُرُوب من الطقس الأقسى والأبرد في سيبيريا المستوية. |
| Muhtemelen Kuzeyden veya kuzeydoğudan geleceklerdir. | Open Subtitles | هم من المحتمل سَيَجيئونَ مِنْ الشمالِ أَو المنطقة الشمالية الشرقيةِ. |
| Kuzeyden gelmesini beklediğimiz ağır hava koşulları nihayet kendini gösterecek çünkü yüksek basınç sistemi kuzeye hareket edecek. | Open Subtitles | النظام الثقيل كما كنا نَتوقّعُ... وتحرك أسفل مِنْ الشمالِ لَنْ يَظْهرَ في النهاية... لأن نظامَ الضغطِ العالي... |
| Sen Kuzeyden götüreceksin sen güneyden. | Open Subtitles | أنت سَتَقُودُ مِنْ الشمالِ... أنت مِنْ الجنوبِ. |