| - Şerif Givens, ben Sharon Evans. - Knoxville'de kefalet senedi işindeyim. | Open Subtitles | - نائب " غيفنز " , " شارون إيفانز " أعمل على سندات الكفالة في " ناكسفيل " |
| Knoxville'e taşınma sebeplerimden biri. Göremeyeceksem neden kalayım ki? | Open Subtitles | أحد أسباب أنني إنتقلت إلى " ناكسفيل " , لن أراهم ثانيةً فلماذا البقاء ؟ |
| Geçen hafta Tennessee, Knoxville'de 2 eroin satıcısı öldürdüm. | Open Subtitles | قبل أسبوعين قتلت إثنان من تجار الهيروينفي"ناكسفيل"و"تينيسي" |
| Çok denedik, ta ki Knoxville, ekip üyelerinden birinin kıçına biraz hava doldurma fikrini ortaya atana dek. | Open Subtitles | حتى جاء (ناكسفيل) بالفكرة لكي يجبر القليل من الهواء على الدخول في مؤخرة أحد |
| Knoxville'deki 2 uyuşturucu satıcısına 2 ceset daha ekledin. | Open Subtitles | لكنلديكجثتينلتجارممنوعاتفي"ناكسفيل " |
| Knoxville'li sürtüğe yaşadığı yeri söylerken duydum. | Open Subtitles | سمعته يخبر عاهرة " ناكسفيل " أين يعيش |
| - Ben Johnny Knoxville. | Open Subtitles | -أنا (جوني ناكسفيل ) |