| Aşağıda derinlerde, tek bir sıcak nokta magmayı yüzeye doğru itiyor yeni bir volkanik oda oluşuyor. | Open Subtitles | بالأسفل، بقعة نشطة واحدة تدفع الصٌهّارة نحو السطح فتبني جزيرة بركانية جديدة |
| Kaldırma kuvveti beni yüzeye doğru itiyor. | TED | ترافقني دافعة أرخميدس نحو السطح. |
| Girdap yüzeye doğru yolun bir kısmını kazdı. | Open Subtitles | الدوامة كانت ستتعمق بطريقة ما نحو السطح |
| Pek çoğu yüzeye doğru yüzlerce metre yol alırlar ve gün doğarken yırtıcı hayvan tehlikesine karşı ziyaretçiler derinliklerin daha güvenli olan karanlığına dönerler. | Open Subtitles | الكثير منها يسافر مئات الأمتار نحو السطح ثم, وعند الفجر ,حين تجد نفسها معرضة لخطر الضواري يعود الزوار .إلى ظلام الأعماق الأكثر أمنا |
| Ben Bauer. İki saldırgan'ı indirdim. Çatıya doğru devam ediyoruz. | Open Subtitles | هنا "باور", قتلت شخصاً نحن نتحرك نحو السطح |
| Çatıya doğru gidiyorlar. | Open Subtitles | إنه يتوجه نحو السطح. |
| Sahanlıktaki volkanik faaliyet nedeniyle okyanus tabanı bükülüp kara parçasını yüzeye doğru itip çekiyor. | Open Subtitles | مزحزحاً الآرض نحو السطح |