| Bu sahnedeyim çünkü güzel ve beyaz bir kadınım ve benim işimde, biz buna "seksi kız" deriz. | TED | وأنا على هذه المنصة لأنني امرأة جميلة، وبيضاء، وفي مهنتنا نسمي ذلك فتاة مثير. |
| Tıpta bu kırışıklığa alerji selamı deriz. | TED | في الطب، نسمي ذلك التجعد بعلامة الحساسية |
| ELA: Biz bu yönteme Kültüromik adını verdik. | TED | إ. ل. أ: الكلتروميكس هي ما نسمي هذه الطريقة. |
| Tek bir sorunumuz kaldı beyler, grubumuzun adı ne olacak? | Open Subtitles | هناك سؤال باقي يا سادة ، بماذا نسمي فرقتنا؟ |
| Dinozorlara isim verdiğimiz zaman ya da herhangi bir şeye isim verdiğimiz zaman orjinal isim bayrağı diker, ikinci isim kapı dışarı edilir. | TED | الاَن عندما نُسمي الديناصورات وعندما نسمي أي شيء الإسم الاصلي يعلق والإسم الثاني يُلقى بعيداً |
| - Evet. Çocukken bizden sonraki jenerasyona ne derdik? | Open Subtitles | صحيح ماذا كنا نسمي اصغر جيل عندما كنا صغار ؟ |
| Bazı nedenlerden dolayı da buna atipikal deriz, bahsettiğim gibi kadınlar nüfusun yarısını oluştursa bile. | TED | ولسبب ما نسمي ذلك غير طبيعي، رغم أن النساء يشكلن نصف عدد السكان كما ذكرتُ سابقًا. |
| Şimdi, bilimsel olarak biz buna "çok kötü bir fikir" deriz. | TED | الآن، علمياً، نسمي هذه بالفكرة السيئة جداً. |
| Bilirsiniz, benim ülkemde, buna kitabın sırtı deriz, ve bu şekilde yüzüstü bırakırsanız onun sırtını kırabileceğinizi bilirsiniz. | Open Subtitles | هناك في الوطن نسمي هذا العمود الفقري للكتاب ويمكن أن تكسره بوضعه رأساَ على عقب هكذا |
| Biz, yiyeceğe koşulsuz uyarıcı, salya akıtmaya ise koşulsuz tepki adını veriyoruz. | TED | نسمي الطعام المثير الطبيعي، ونسمي إسالة اللعاب استجابة طبيعية. |
| O kadar zor ve anlaşılmaz bir şey değil. biz buna Denizdeki-Göz adını verdik. | TED | ليست بالضبط فكرة متقدمة. نسمي هدا الشيء بعين في البحر. |
| Buna da Okul-Kökenli Entegre Kırsal Gelişim adını verdik. | TED | نحن نسمي هذه المدرسة مدرسة التنمية الريفية المتكاملة |
| Grubun adı Manchester United Filharmonya olacak. Değil mi? | Open Subtitles | سوف نسمي فرقتنا مانشستر يونايتد الموسيقية .. |
| Ters doğan bebeğimizin adı ne olacak? Rachel? | Open Subtitles | ماذا سوف نسمي ابنتنا ذات المؤخرة الصغيرة؟ راشيل؟ |
| Korsanların zeki olduğu söylense de bir şeylere isim takmada pek iyi değiliz. | Open Subtitles | لكل القراصنة المحنكين نحن غير خياليين عندما نسمي الأشياء |
| Bütün çocuklarımıza geleceklerine göre isim verdik. | Open Subtitles | نحن نسمي جميع أطفالنا بأسماء أمور نتوقع أنها ستحدث لهم |
| Modellik günlerimde buna "para kazanan" derdik. | Open Subtitles | في ايامي كعارضة أزياء كنا نسمي هذه الحركة بجالبة الأموال |
| A kişisini "Gümüş Kaşık" olarak adlandırıyoruz. Açık şekilde avantajlı ve kaderinde başarı olan kişi. | TED | نسمي الشخص أ "الملعقة الفضية" وهو الذي حظي بامتيازات واضحة وكان مقدرًا له النجاح. |
| Birbirimize "Darjeeling" diyoruz. Çay ismi gibi. | Open Subtitles | نسمي بعضنا دارجيلينج ، على اسم الشاي |
| Buna retorik model diyelim, argümanınızı bir an önce seyirciye uyarlamalısınız. | TED | دعنا نسمي هذا بالنموذج البياني، حيث يجب عليك أن تلائم حجتك للجمهور المتواجد. |
| - Hiç. Babacığınızın arabasına ne diyorduk, kızlar? | Open Subtitles | ماذا نسمي سيارة الأب أيتها الفتيات ؟ |
| Yani, bu yüzden, ekonomimize sosyal diyoruz, herkes biraz kar elde ettiği için. | Open Subtitles | لهذا فاننا نسمي اقتصادنا باقتصاد السوق الاجتماعي لأن كل فرد له حصة فيه |
| Hey, hem fizik hem matematik doktorasına sahip Amerikalıya ne denir? | Open Subtitles | ماذا نسمي الأميركي الأبيض صاحب شهادة الدكتوراه في علم الفيزياء والرضيات؟ |
| Tarihte kaybolmaktan bu kadar endişe ediyorsan sen öldükten sonra ismini bir sokağa veya bulvara veririz. | Open Subtitles | اسمعني يا روبن ان كنت تفكر في حفر اسمك في التاريخ دعنا نسمي شارعا او متحفا باسمك |
| Şiş işte. Burada bıçağa öyle deniyor. | Open Subtitles | عرقوب، شفرة، هذا ما نسمي السكين هنا |