| Hadi bu binanın farklı bölümlerinde neler olduğuna bir göz atalım. | TED | دعونا نأخذ نظرة إلى ماذا يحدث في أماكن مختلفة في هذا المبنى. |
| Geri gelirken, o ellerindeki çantanın içine bir göz attım. | Open Subtitles | عندما كنتُ عائداً، ألقيتُ نظرة إلى داخل صندوق عدّتهم. |
| Zarflarınıza bir göz atın, onlara bir barınak verebilelim onlara yol gösterebilelim, eğitim sağlayabilelim. | Open Subtitles | ألقوا نظرة إلى المظاريف، هكذا نستطيع أن نُعْطِيهم ملجأ، نستطيع أن نعطيهم الإرشاد،نستطيع أن نعطيهم الثقافة. |
| Gel de şu güney kapısına bir bak. | Open Subtitles | تعالى وألقى نظرة إلى الباب الجنوبى |
| Gözlem sırasında çekilen şu fotoğrafa bir bak. | Open Subtitles | ألقِ نظرة إلى هذه الصورة المبهمة |
| Mesul olduğu onca madde altında araç kullanma hadisesini anma gayesiyle bu video ile hayatına bir göz atalım. | Open Subtitles | ولذا دعونا نلقي نظرة إلى حياته من خلال هذا الفيديو سنرى جميع المخالفات من القيادة تحت تأثير الخمر التي كان مسؤولاً عنها |
| Albay, bu verilere bir göz atmalısınız! | Open Subtitles | ايها العقيد، يَجِبُ أَنْ تلقي نظرة إلى هذه البياناتِ! |
| Koduma bir göz attım da en naif parçalarım sizin tarafınızdan yazılmamış. | Open Subtitles | لقد ألقيت نظرة إلى... رمزي البرمجيّ. وأجزائي الأكثر أناقة لم تكن مكتوبة من قبلك. |
| Sayın başkan, şuna bir göz atar mısınız? | Open Subtitles | سيدي العمدة، ألق نظرة إلى هذا |
| Senin için buna bir göz atarım. | Open Subtitles | سألقي نظرة إلى هذه لكِ |
| John, gel ve şu harika manzaraya bir göz at. | Open Subtitles | جون) , تعال وخذ نظرة إلى المنظر) الرائع بالخارج |
| Clarence, Şuna bir göz atmanı istiyorum. | Open Subtitles | يا (كلارينس), أريدك أن تلقي نظرة إلى هذا |
| Al, şuna bir göz atsan iyi olur. | Open Subtitles | (آل)، عليك أن تلقي نظرة إلى هذا |
| - Şuna bir göz at. | Open Subtitles | -ألق نظرة إلى هذا |
| Şu ilâna bir bak. | Open Subtitles | فقط خذي نظرة إلى هذه العرض |
| Şuna bir bak. | Open Subtitles | ألقوا نظرة إلى هذا |
| Şuna bir bak. | Open Subtitles | لتلقِ نظرة إلى هذه. |