| Pekala, Jae, sen ve ben Nathan'ı komuta merkezine götüreceğiz. | Open Subtitles | حسناً, جي, انت وأنا نسوف نأخذ نيثن الي البيت الأمن |
| Nathan ve patronu bunu gördüler. Ve buna tahammül edemediler. | TED | وشهد ذالك نيثن رئيسه في العمل ولم يستطيعوا التسامح في ذلك |
| Nathan ve patronu yönetmelikte değişilik yapılması için şehir yönetimine gittiler. | TED | نيثن ورئيسه ذهبوا الي مجلس المدينة لتغير القرار الرسمي |
| Israr ettiler. Ve Nathan direk halka gitti. | TED | وظلت الحملة مستمرة.فتوجه نيثن مباشرة الى المجتمع |
| Dr. Nathan büyük babanın ne kadar ne kadar daha yaşayacağı konusunda emin değil. | Open Subtitles | نعم دكتور نيثن لا يعلم تماماً كم سيعيش جدك |
| Şifre kırıcı arkadaşlarından birisi sana babamdan bahsetmiş, Nathan Herrero. | Open Subtitles | في واحدة من إختراقاتك للبث أشرت إلى أبي ، نيثن هيريرو |
| Polisler Nathan Herrero'ya çok fazla haksızlık etmişler. | Open Subtitles | نيثن هيريرو فضح الكثير من أخطاء أفراد الشرطة في أيامه |
| Nathan Herrero'yu incelemeye başladım, esmer fırtınayla ilgilendim. | Open Subtitles | بدأت أتتبع خلف نيثن هيريرو حصلت على عاصفة رعدية داكنة |
| Fakat Nathan Herrero geride Allan Lans'ın soğuk kanlı bir katil olduğunu ispatlayan bir video kaset bıraktı. | Open Subtitles | ولكن نيثن هيريرو ترك وراءه دليلأ مصوراً بأن آلان لانس هو قاتل بدم بارد |
| Nathan ve Haley, Nate'in ateşli bakıcıyla mercimeği fırına vermesinden beri hiç konuştular mı? | Open Subtitles | هل قام نيثن وهيلي بالتحدث حتى منذ رحيل نيت وحظور المربية المثيرة |
| Son 4 seansta Jamie'nin ebeveynleri, yani bir çift olarak sen ve Nathan hakkında konuştuk. | Open Subtitles | لقد قضينا الأربع الجلسات الماضية نتحدث عنك وعن نيثن كثنائي وكوالدين لجيمي، لنتحدث الآن عنكِ شخصياً |
| Hayır. Nathan ve Jamie'nin hayatımdaki en iyi ve en önemli şeyler olduğuna katılıyorum. | Open Subtitles | لا، فأنا أرى بأن نيثن وجيمي أفضل وأهم شئ حدث لي |
| Sadece Nathan ve Haley'nin üzgün olduğumu bilmelerini istiyorum. | Open Subtitles | أريد فقط أن يعرف كلا من نيثن وهيلي بأنني متأسف |
| Bak Twon, Jamie'yi bu kadar çok sevmen ve ona bu kadar iyi davranman gerçekten harika, ama bana kalırsa Nathan ve Haley de bunun farkındalar. | Open Subtitles | أتعلم أعتقد بأنه عظيم جداً مقدار حبك لجيمي وكم كنت جيداً معه و أشعر بأن نيثن وهيلي على علماً بذلك |
| Onlar, Jeff ve Nathan.Onlar da birlikte | Open Subtitles | يقصدون ، جيف و نيثن ، لقد خرجوا حين يعودون و نحن جميعاً فخورون جداً |
| Conner'in patronu Nathan Mitchell'e 5 diplomatın öldürülmesinde yardımcı olduğu için tutuklanmak üzere olduğu bunlardan birisi. | Open Subtitles | ان كونر كان سيلقى القبض عليه بتهمة مساعدته في اختطاف الدبلوماسيين الخمسة مديره، نيثن ميتشيل كان واحداً منهم |
| Efendim, Ben sizden Nathan'inin ölümünü araştırmak için nüfüsünüzü kullanmanızı isteyecektim. | Open Subtitles | سيدي، انا اشجعك لاستخدام نفوذك لمعرفة الحقيقة حول مقتل نيثن |
| O zaman, does Nathan'in babası Mitchell de intikam mı istiyor? | Open Subtitles | اذن، هل والد نيثن ميتشيل يريد الانتقام ايضاً؟ |
| Aslında ben de onunla gidecektim ama Nathan burada kalmamı istedi. | Open Subtitles | كان من المفترض ان اكون بالرحلة معهم لكن نيثن ارادني ان ابقى هنا |
| Çinli bir terörist grup, Nathan ve diğer dört diplomatı rehin aldı. | Open Subtitles | مجموعة ارهابية صينية اختطفوا نيثن واربعة دبلوماسيين اخرين |