| Bu senaryo, bundan 30-40 yıl önce ahlak kuramını irdelemek adına filozoflarca yaratılan tren ikileminden esinlenerek ortaya konmuş. | TED | تم استلهام هذا السيناريو من مشكلة الترولي، والتي تم اختراعها من طرف فلاسفة قبل عقود قليلة للتفكير حول الأخلاقيات. |
| Bu 30'dan az olduğundan Bu senaryo mümkün değil. | TED | وبما أن هذا الرقم أقل من 30. فإن هذا السيناريو غير ممكن. |
| Bu senaryo Çoğalıcılar tarafından yakalanan son sefer üyesinden alınan bilgilerle güncellendi. | Open Subtitles | هذا السيناريو جُدّدَ بالمعلوماتِ المأخوذة مِنْ العضو الأخيرِ مِنْ بعثتِكَ ليستولى عليها المضاعفين |
| Kendini kurban gibi gösterip dava açmak için mahsus bu senaryoyu yarattı. | Open Subtitles | لقد لفّقت هذا السيناريو عمداً لجعل نفسها تبدو وكأنها الضحيّة وترفع دعوى |
| O senaryo ona olan aşkımı kelimelerin ötesine taşıyor. | Open Subtitles | هذا السيناريو يقول أكثر عن حبي لها من أستطيع وضع أي وقت مضى إلى كلمات. |
| Bu senaryodan pek memnun değilim. | Open Subtitles | لا أعلم إذا كنت مرتاحاً مع هذا السيناريو |
| Bu senaryo gerçekleşecek olsa Yeryüzü'ndeki yaşam son bulur. | Open Subtitles | لو تحقق هذا السيناريو الحياة على الارض ستنتهي |
| Bu senaryo, tüm kemik hasarını ve kırıkları açıklar. | Open Subtitles | هذا السيناريو سيفسر لماذا حدث كل هذا الضرر و الكسور للعظام |
| Değişimli simülasyonlar denedim ama şimdiye dek, en kısa zaman çizgisine sahip olan Bu senaryo. | Open Subtitles | لقد شغلت المحاكاة البديلة , لكن حتى الآن , هذا السيناريو لديه جدول زمني أقصر. |
| Saldırılma ihtimali yüksek olan hedeflerden biri olduğu için Bu senaryo üzerine daha önce çalışmıştık. | Open Subtitles | لدينا جزءاً من العملية في هذا السيناريو كما أنه كان واحداً من الأهداف الصعبة في قالب تهديد محلي |
| Kulağını aç seni aptal Bu senaryo çok sıradan. | Open Subtitles | اسمعي، أنت قطعة من الهراء، هذا السيناريو مائع جداً. |
| Bu senaryo öncekinden daha çok hoşuma gitti. | Open Subtitles | أنا أفضل طريقة هذا السيناريو من الأخير. |
| Bu senaryo da anne miyim? | Open Subtitles | هل سأكون الأم في هذا السيناريو ؟ |
| Bu senaryo düşünülemez bile. | Open Subtitles | هذا السيناريو غير قابل للحدوث. |
| Bu senaryo kulağa korkunç geliyor. | Open Subtitles | كالشناعة التي يبدو عليه هذا السيناريو, |
| Bu senaryo kulağa korkunç geliyor. | Open Subtitles | كالشناعة التي يبدو عليه هذا السيناريو, |
| Arayanlardan hiçbirini bağlama. bu senaryoyu okumam gerek. | Open Subtitles | علقي جميع الاتصالات علي أن أقرأ هذا السيناريو |
| O senaryo benim için yazıldı ve Bob Saget çalıyor öyle mi? | Open Subtitles | هذا السيناريو كُتب لي و(بوب ساغت) سرقه؟ |
| Bütün hayatımı Bu senaryodan... - ...kaçınmaya çalışarak geçirdim ben. | Open Subtitles | كلا، كلا، لقد قضيت حياتي كلها محاولتًا في تفادي هذا السيناريو! |
| Çünkü bu senaryoda şu anki iklimde git gide... ...uzaklaşıyoruz. | TED | و لكن تحت هذا السيناريو, فنحن نمضي أبعد فأبعد من المناخ الحالي. |
| Bir sürü sayfayı bu senaryonun yaptığı gibi ruh, düşünce ve duyguyla doldurmak istedim. | TED | كنت أرغب في محاولة لملأ الصفحات بنفس النوع من الروح والفكر والعاطفة التى قدمها هذا السيناريو. |