| Aslında bu benim için iyi bir zaman değil. Çalışmanın ortasındayım. | Open Subtitles | بصراحة, هذا ليس وقت جيد بالنسبة لى انا بمنتصف بعض الاعمال |
| Birbirimizden asla sır saklamayız. Başlamak için iyi bir zaman değil. | Open Subtitles | نحن ابدا لم نخفي سر عن بعضنا هذا ليس وقت جيد لنبدا بالاخفاء |
| - Eğer onu idare edemiyorsan, ben yaparım. - İyi bir zaman değil. | Open Subtitles | ان هذا ليس وقت جيد وهي عاطفية |
| "Hiçbir şey konusunda iyi" Sahne 42, bu iyi bir zaman değil. | Open Subtitles | هذا ليس وقت جيد |
| Bu, risk almak için iyi bir zaman değil. | Open Subtitles | هذا ليس وقت جيد لتخاطر فيه |
| Fi, bu hiç iyi bir zaman değil. | Open Subtitles | في هذا ليس وقت جيد |
| Şimdi olmaz. İyi bir zaman değil. | Open Subtitles | ليس الأن، هذا ليس وقت جيد |
| Şey bu iyi bir zaman değil | Open Subtitles | هذا ليس وقت جيد |
| Konuşmak için iyi bir zaman değil. | Open Subtitles | هذا ليس وقت جيد للحديث |
| Gitmek için iyi bir zaman değil. | Open Subtitles | هذا ليس وقت جيد لهذا |