"هذه القنابل" - Traduction Arabe en Turc

• o bombaları
• Bu bombalar
• Bu bombaların
• o bombalar
• Bu bombaları
• O bombalardan
• bombanın içindeki
• bomba yapılacağını
• - Bombalar
• bombalarını

Tüm o bombaları sadece yaşlı bir kadını öldürmek için mi patlattı?
هو خطط لكلّ هذه القنابل فقط ليقتل سيّدة عجوزة واحدة ؟

Başka bir tanesi patlamadan o bombaları bulmamıza yardım edin yoksa ordumuza ülkenize girmek için tam yetki veririm.
ساعدونا لنجد هذه القنابل قبل أن تنفجر قنبلة أخرى وإلا سأطلق كامل قوتنا العسكرية على بلادك

Kızını sevdiğini ve onun için yaptığını söyledi ama Bu bombalar hasta kızına nasıl yardım edebilir ki?
قال انه احب ابنته وانه يفعل هذا لاجلها ولكن كيف ستساعد هذه القنابل فتاه مريضه؟

Tabii cicim. Sana Bu bombaların pek çok şeye neden olabileceğini söylemiştim.
نعم يا عزيزتي، لقد أخبرتك هذه القنابل لديها تأثير على كل شيء

o bombalar olağanüstüydü.
هذه القنابل رائعة

Politik hamlelerin zorluğunu anlıyorum ancak benim görevim Bu bombaları durdurmak.
لكن مسؤوليتى هى أن أمنع إطلاق هذه القنابل

O bombalardan 50 tane lazım.
سنحتاج إلى 50 من هذه القنابل

Tıpkı bombanın içindeki acil durum düğmesi gibi.
مثل زر الايقاف في هذه القنابل

Adam nasıl bomba yapılacağını biliyor, değil mi?
ويعلم كيف يصنع هذه القنابل أليس كذلك ؟

o bombaları bulmak için tüm gücünle çalışmanı istiyoruz.
نريدك أن تفعلي كل ما بوسعك لإيجاد هذه القنابل

- ...o bombaları almasına yardım ettin. - Hayır, hayır.
على هذه القنابل ويقتل الالاف من الابرياء.

Başka bir tanesi patlamadan o bombaları bulmamıza yardım edin yoksa ordumuza ülkenize girmek için tam yetki veririm.
ساعدنا لنجد هذه القنابل ...قبل أن تنفجر قنبلة أخرى وإلا سأطلق أقصى قوتنا العسكرية على بلادك

Çünkü o bombaları nasıl etkisiz hale getireceğimi biliyorum.
لأنني أعرف كيف أفصل هذه القنابل.

o bombaları yerleştirdiği yere dair ipuçları olmalı.
على المكان الذي زرع فيه هذه القنابل

Homeland Güvenlik asıl tehdidin Bu bombalar olmadığını ancak buradan birkaç kilometre öteden Brooklines, Maryland'den gönderilen bomba'nın asıl tehdit olduğunu söylüyor.
الأمن الداخلي يقول أن التهديد الحقيقي ليس من هذه القنابل التي وقعت ولكن من الأخرى التي وقعت على بعد عدة اميال من هنا في بروكلين ميرلان.

Bu bombalar altmışlarda Sarin gazı için tasarlanmıştı.
هذه القنابل صممتَ في الستينات لحمل "غاز الفسفور"

Bu bombaların her şeyin üzerinde pek çok tehlikeli etkisi var.
هذه القنابل لديها تأثير مريع على الأشياء

Helen, o bombalar patlarsa, ortada yasa falan kalmayacak!
هيلين) إن تفجرت هذه القنابل) لن يكون هناك دستور

Bu bombaları başka yere de yerleştirebilirdim... herhangi bir hedefe...
كان يمكن ان اضع هذه القنابل في اي مكان يا عمر في هدف صغير

- Yapma! - Bombalar nerede?
لا تفعلي - أين هذه القنابل ؟

Onlar bu el bombalarını kafelerde oturan masum insanlara attılar ve işten eve giden trenleri yakalamayı beklediler.
قاموا بقذف هذه القنابل على الناس الأبرياء وهم يأكلون في المقاهي بعد ذلك قاموا بانتظار القطارات للوصول إلى بيوتهم.