"هذه القيود" - Traduction Arabe en Turc

    • Bu kelepçeler
        
    • sınırlamalar
        
    • Zincirlere
        
    • Şu zincirleri
        
    • Şu kelepçeleri
        
    • şu bağları
        
    • Şu kilitleri hemen
        
    • bu kısıtlamalar
        
    • bu kısıtlamaları
        
    • bu sınırlamaların
        
    Yaşlı kemiklerim sızım sızım sızlıyor. Bu kelepçeler çok gevşek. Open Subtitles مفاصلي العجوزة تؤلمني بشدة لأن هذه القيود غير محكمة
    Bu kelepçeler çok dar, sizi sefil iyiler sizi! Open Subtitles هذه القيود ضيّقة جدا... أنتم يافاعلي الخير ، المستبدّون البائسين، أنتم.
    Birçok alanda sınırlamalar, keşif ve icata yol açan özel bir görev üstlenirler. TED في العديد من المجالات تلعب هذه القيود دورا مهما كدوافع للاكتشاف والإختراع.
    Zincirlere bakılırsa biri bizim de pek uzaklaşmamızı istemiyor. Open Subtitles من منظر هذه القيود شخص ما لم يرد لنا الذهاب بعيدا
    - Bu benim hatam. - Şu zincirleri kırmalısın. Open Subtitles انه خطأي يجب ان تكسر هذه القيود
    Ama çizgiyi aşarsan, Şu kelepçeleri kalıcı yaparım. Open Subtitles ولكنك اذا أسات التصرف ساجعل هذه القيود بيديك بصورة دائمية
    Buraya yuvarlan ve şu bağları kemir. Open Subtitles -أريدك أن تتدحرج نحوي وتقضم هذه القيود
    Şu kilitleri hemen açacaksın sonra kapıyı açık bırakıp hücreyi terk edeceksin. Open Subtitles ستحل هذه القيود وتغادر الزنزانه وستترك الأبواب مفتوحه
    Tüm bu kısıtlamalar ilgili sorunun yalnızca belirtileri, sebepleri değil. TED كل هذه القيود تعالج أعراض المشكلة فقط، وليس الأسباب.
    Ancak 1972'de Sovyetler Birliği'yle büyük çapta bir tahıl satışı için görüşülürken Başkan Richard Nixon bu kısıtlamaları kaldırdı. TED ولكن في عام 1972، أزال الرئيس ريتشارد نيكسون هذه القيود أثناء التفاوض في مبيعات ضخمة للحبوب إلى الاتحاد السوفيتي.
    ve o bir sene boyunca dalış fiziğini, fizyolojisini ve bu sınırlamaların nasıl aşılabileceğini öğrenmek için çok zaman harcadım. Size basit bir düşünce göstereceğim. TED وخلال تلك السنة قضيت الكثير من الوقت في التعلم حول الفيزياء وعلم وظائف الأعضاء في الغوص ومعرفة كيفية التغلب على هذه القيود. سأريكم فكرة أساسية.
    Bu kelepçeler gerçekten rahat. Bunlar eşinin mi? Open Subtitles هذه القيود مريحة جداً، اهي زوجتك؟
    Bu kelepçeler gerçekten rahat. Bunlar eşinin mi? Open Subtitles هذه القيود مريحة جداً اهي زوجتك؟
    Her iki durumda da, sınırlamalar her amaca ulaştığımızı garanti etmek için karar verme sürecimize rehberlik eder. TED في كلتا الحالتين، هذه القيود ترشدنا الى صنع قرار يضمن تحقيق هدفنا.
    sınırlamalar yaratıcılığın limitleri değil, temelleridir. TED هذه القيود ليست حدود للابداع ولكن اساسه.
    Zincirlere bağlı boğulmak istemiyorum. Open Subtitles لا تتركني لأغرق في هذه القيود
    - Bu benim hatam. - Şu zincirleri kırmalısın. Open Subtitles انه خطأي يجب ان تكسر هذه القيود
    Bak sana ne diyeceğim çarpık mutant fahişesi Şu kelepçeleri aç da kim neyden yapılmış bir görelim! Open Subtitles سأخبركِ شيئاً أيّتها المتحولة ،السّاقطة لماذا لا تفكين هذه القيود و نرى من منا الأقوى؟
    - Tanrı aşkına, Şu kelepçeleri çıkar da yardım edeyim artık. Open Subtitles حبا بالله، حررني من هذه القيود حتى يمكنني المساعدة
    Şu kilitleri hemen açacaksın sonra kapıyı açık bırakıp hücreyi terk edeceksin. Open Subtitles ستحل هذه القيود وتغادر الزنزانه وستترك الأبواب مفتوحه
    Peki nedir benim aşkımdaki bu kısıtlamalar? Open Subtitles اذن لماذا كُلّ هذه القيود في حبِّي؟
    bu kısıtlamaları göz ardı eden bir uygulama yapıyoruz. TED عملنا على ممارسة تجاهل هذه القيود.
    Roma İmparatorluğu, bu sınırlamaların üstesinden gelecek altyapıyı geliştirebildi, ama bunun dışında, bildiğimiz şekliyle modern şehirler gerçekten de mevcut değildi, ta ki Sanayi Devrimi'ne kadar, yeni teknolojiler kitlesel ölçekte kullanılınca, şehirlerin büyümesini ve daha fazla entegre olmasını sağladı, polis, yangın ve temizlik departmanları kuruldu ve yol ağları ve sonra elektrik dağıtımı yapıldı. TED الإمبراطورية الرومانية تمكنت من تطوير بنية تحتية للتغلب على هذه القيود فيما عدا ذلك فالمدن الحديثة كما نعرفها لم تبدأ إلى حين الثورة الصناعية عندما بدأ تطبيق تقنيات جديدة على صعيد واسع مما سمح للمدن بالتوسع والاندماج أكثر وإيجاد الشرطة والنار وإدارات الصرف الصحي بالإضافة إلى شبكات الطرق وفي وقت لاحق توزيع الكهرباء .

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus